10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/23373 Karar No: 2018/410 Karar Tarihi: 25.01.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/23373 Esas 2018/410 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/23373 E. , 2018/410 K.
"İçtihat Metni"
SGK Başkanlığı adına Av. ... ile 1-... A.Ş. adına Av. ... 2-... arasındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinden verilen 11.03.2015 günlü ve 2011/62-2015/19 sayılı hükmün, temyizen incelenmesi davalı .... avukatı tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. 1-)Dosya üzerinde yapılan incelemede, gerekçeli kararın Davalı ...’na cezaevinde bulunduğu sırada usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği anlaşılmakla; adı geçen davalının hükümlü veya tutuklu olup olmadığı, hükümlü ise hükümlülük süresi, şartla veya bihakkın tahliye tarihleri belirlenip, Türk Medeni Kanunun 407. ve devamı maddeleri gereği bir yıl ve daha fazla hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkûm olan her ergine vasi tayini gerektiğinden, hükümlülük süresi bir yıl veya daha fazla ise, anılan davalıya vasi tayin edilip edilmediği, edilmişse gerekçeli kararın vasisine yöntemince tebliğ edilmesi; vasi tayin edilmemiş ise, usulünce vasi tayininin sağlanarak aleyhe gıyabi hükmün vasiye tebliğinin sağlanması; hükümlülük süresi bir yıldan az ise veya tutuklu ise cezaevinde Tebligat Kanunun 19. maddesine göre yapılan tebligatın geçerli olduğu gözetilerek gerekli araştırma yapılmalı ve usulüne uygun yapılan tebligat uyarınca temyiz süresi geçtikten, 2-)Dosya içeriğinden, temyiz yoluna başvuran davalı davalı ... vekilinin temyiz dilekçesine ek yatırdığı harcın, nispi temyiz ve başvuru harcı yerine maktu ödenmek suretiyle eksik ödendiği ve bu suretle eksik harç yatırıldığı anlaşılmaktadır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi uyarınca1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434. maddesi ile ilgili 25.01.1985 gün ve 5/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hükmü gereğince, temyiz isteği, dilekçenin temyiz defterine kaydettirildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Temyiz harç ve giderlerinin ödenmemiş veya eksik ödenmiş olduğunun sonradan anlaşılması durumunda, karar veren hakim tarafından yedi günlük kesin süre tanınarak, bu süre içerisinde ödenmesi veya eksikliğin tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı temyiz edene yöntemince ve yazılı olarak bildirilir. Ancak, temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp temyiz edenden istendiği halde süresinde ödenmediği belgelendirilmiş ise temyiz isteğinin reddi gerekir. Davada ise, yukarıda sözü edilen kanun ve içtihadı birleştirme kararı hükmüne aykırı olarak, temyiz yoluna başvuran davalı şirket tarafından temyiz dilekçesinin verildiği sırada ve yasal temyiz süresi içerisinde gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenmemiş bulunmaktadır. Böyle olunca, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun anılan maddesinde öngörülen prosedür işletildikten şayet temyiz dilekçesinin reddi yönüne gidilirse anılan ret kararının hükmü temyiz eden davalılara tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten, temyizin süresinde yapıldığı sonucuna varıldığı takdirde doğrudan geri gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.