21. Hukuk Dairesi 2014/10217 E. , 2015/5636 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının murisi ..."in 14.2.1994-31.5.1994 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde geçen ve Kuruma eksik bildirlen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının murisi adına Kurum kayıtlarına intikal ettirilen bildirimler dışında, sigortalı çalışma bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, bu sonuca yanılgılı değerlendirme ile varıldığı ortadadır.
Uyuşmazlık nitelikçe 506 sayılı Yasanın 79. maddesinden kaynaklanan davalı işyerinde geçen ve kuruma eksik bildirilen hizmet süresinin tespitine ilişkindir. Bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı, işin niteliği, sürekli veya sezonluk nitelikte olup olmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilir ise de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların, davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve uyuşmazlık konusu dönemi kapsar biçimde çalışmaları işverenin resmi kayıtlarına geçmiş bordro tanıkları ya da komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı murisi adına davalı işyerinden 14.2.1994 tarihli işe giriş bildirgesinin süresi içinde Kurum kayıtlarına intikal ettirildiği, 14/02/1994-31.05.1994 tarihleri arasında 10 gün 21551.28 sicil numaralı davalı işyerinden sigortalı çalışma bildiriminde bulunulduğu, davacı tarafından gösterilen ve bildirimleri kısmi olan bordrolu tanıkların beyanlarına göre, davacının murisinin 1994-1996 yılları arasında 1 yıl kadar birlikte taşıma işi yaptıkları anlaşılmaktadır.
Somut olayda, tanık beyanlarının davacının murisinin çalışmasının niteliği konusunda netlik taşımadığı, özellikle mahkemece işyerinde mevsimlik çalışma yapıldığının kabul edilmesine rağmen davacının murisinin ne şekilde kesintili çalıştığının net bir biçimde ortaya konulmadığı anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş; öncelikle dosyada bulunan dönem bordrolarından uyuşmazlık konusu dönemi kapsayacak şekilde diğer bordro tanıklarını resen tespit edip dinlemek, gerek görüldüğü takdirde ... ... Kurumu, belediye, vergi idaresi, emniyet müdürlüğü gibi kamu kurumları marifetiyle tespit edilecek komşu işyerlerinin işverenleri veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanların beyanlarına başvurmak ve davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek çalışmanın mevsimlik mi sürekli mi olduğunu belirlemek amacıyla davalı işyerinin elektirik,su aboneliklerine ilişkin kayıtları ile faturaları celbedilerek, mahallinde kolluk aracılığıyla araştırma yapılarak, tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, bordro tanıklarının çalışmalarının kesintili olması nedeniyle, davacının murisininde kesintili çalıştığını kabul ederek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacı yanın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıya iadesine 19/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.