15. Ceza Dairesi 2017/5253 E. , 2019/2133 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nun 155/1, 62, 51. maddeleri gereğince mahkumiyet
Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık ve müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın, daha önceden tanıdığı sanığın kunduracı dükkanına gittiğinde sanığın kendisinden otoban gişelerinde kullanmak üzere kredi kartını istediği, katılanın da kredi kartını sanığa verdiği, sanığın yaklaşık bir ay sonra kartı katılana teslim ettiği, ancak bu dönem içerisinde katılandan habersiz 8000 TL harcama yaptığı, bu suretle üzerine atılı güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanığın savunması, katılan ve tanık beyanları, kart bilgileri, hesap ekstresi, tutanaklar ile dosya kapsamından sanığın suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın; müştekinin, otoban gişelerinde kullanılmak üzere rızasıyla verdiği kredi kartından, kendisi yararına, müştekiden izinsiz olarak alışverişler yapması şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK"nun 245/1. maddesinde tanımlanan “banka veya kredi kartının kötüye kullanılması” suçunu oluşturmasına karşın vasıfta hataya düşülerek, güveni kötüye kullanma suçundan hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a-) 5237 sayılı TCK"nın 43/1. maddesi kapsamında, sanığın, katılana ait kredi kartı ile değişik zamanlarda alışveriş yaparak aynı suç işleme kararıyla Kanun"un aynı hükmünü değişik zamanlarda birden fazla kez ihlal ederek haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, zincirleme suç hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi,
b) Sanığa yüklenen güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, hükümden sonra ve 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 13/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.