4. Hukuk Dairesi 2021/728 E. , 2021/2048 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Asıl davada davacı ... vekili Avukat ..., birleşen davada davacı ... vekili Avukat ... tarafından davalılar ... ve diğeri aleyhine, asıl davada 20/01/2014, birleşen davada 11/02/2014 tarihlerinde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarının ihlaline dayanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair verilen 13/12/2018 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi birleşen davada davacı ... vekilince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
- K A R A R -
Asıl ve birleşen dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm birleşen davada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, Dairemizin 10/10/2017 tarihli 2017/3784 esas ve 2017/5645 karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi uyarınca asıl ve birleşen davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
03/10/2016 tarih ve 675 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin ""Dava ve takip usulü"" başlıklı 16. maddesinin (1) numaralı fıkrasında “(1) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler aleyhine 17/8/2016 tarihinden önce açılan davalar ile bu kapsamda Hazine ile Vakıflar Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilen davalarda mahkemelerce, 15/8/2016 tarihli ve 670 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle red kararı verilir. Bu kararlar duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinden kesin olarak verilir ve davacılara resen tebliğ edilir. Tarafların yaptığı yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.” şeklinde düzenlenme yapılmıştır.
Yukarıda anılan yasal düzenleme gereğince 670 sayılı KHK’nın 5. maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi halinde tarafların yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılır. Şu durumda kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi gerekirken anılan düzenlemeye aykırı şekilde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekir ise de anılan yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden mahkeme kararının, 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle birleşen Bakırköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/77 esas sayılı dosyasında vekalet ücretini düzenleyen 4. bendinin hükümden çıkarılmasına, yerine “675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16/1. maddesi gereğince tarafların yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılacağı düzenlendiğinden davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlesinin yazılmasına, kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden birleşen davada davacı ... Başkanlığına geri verilmesine, 31/05/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.