
Esas No: 2017/6221
Karar No: 2018/328
Karar Tarihi: 23.01.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/6221 Esas 2018/328 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 1 günlük hizmet ve yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtilen gerekçelerle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum avukatının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının 01.03.2013 tarihi itibari ile aylığa hak kazandığının tespitini talep etmesine rağmen, 02.01.2014 tarihinden itibaren aylık bağlanması gerektiğine dair karar verilmiş olmakla; bu durumda davacının istemine ve temyiz eden kurum sıfatına göre hükmün kısmi kabul niteliğinde olduğu anlaşılmakla, avukatla temsil edilen davalı SGK lehine, karar tarihi itibariyle yürürlükte olan tarife uyarınca vekâlet ücretine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.
3-Ayrıntıları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15.03.2006 gün ve 2006/1-163 Esas, 2006/76 sayılı kararında da belirtildiği üzere davada, kısmen kabule karar verildiğine göre 6100 sayılı HMK."nun 312 ve 323. maddelerine uygun şekilde, tarafların haklı çıktıkları oranda yargılama giderlerinin paylaştırılarak karar verilmesi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu yargılama giderlerinin tamamının davalılara yükletilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
4-02.01.1966 doğumlu davacının, 01.07.1983 tarihinde henüz 18 yaşını doldurmamış olduğu, buna göre de; 506 sayılı Yasanın 60/G maddesinde yer alan, “18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm Sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak, bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm Sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dâhil edilir.” düzenlemesi karşısında; aynı Yasanın Geçici 54. maddesi uyarınca 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmayan davacı sigortalının; 18 yaşını ikmal ettiği tarihten önceye ilişkin tespite konu sigortalılığının bu çevrede değerlendirilmesi gereğinin hükümde gözetilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının tamamen silinmesi ile yerine,
“1-Davanın kısmen kabulüne,
506 sayılı Yasanın 60-G maddesine göre davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşını doldurduğu 02.01.1984 tarihi olduğunun ve 01.07.1983 tarihinde bir günlük çalışma süresinin prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gerektiğinin tespitine,
2-Davacıya, önceki tahsis talebine göre 48 yaşını doldurduğu 02.01.2014 tarihini takip eden aybaşı olan 01.02.2014 tarihi itibari ile 506 sayılı Yasanın geçici 81’inci maddesinin (B) bendinin (e) alt bendine göre yaşlılık aylığı tahsisi ile bu aylıkların hak ediş tarihlerinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine,
3-Alınması gereken 31,40 TL harcın peşin alınan harçtan mahsubuyla kalan 7,10 TL harcın davalı SGK harçtan muaf olduğundan diğer davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiği için takdir olunan 1.980,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kısmen kabule göre davalı Kurum da kendisini vekille temsil ettirdiğinden, 1.980,00 TL vekalet ücretinin de davacıdan tahsili ile davalı Kuruma verilmesine,
5-Davacının yaptığı tebligat, müzekkere, posta giderinden oluşan toplam 799,00 TL yargılama giderinin kısmen kabule göre takdiren, 500,00 TL’sinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine fazla kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Alınan gider avansından sarf edilen miktarın mahsubu ile bakiyenin yatıran taraflara iadesine,” hükmünün yazılmasına ve kararın bu biçimiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.