15. Ceza Dairesi 2017/13190 E. , 2019/2121 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Sanık hakkında; TCK’nun 204/1, 43, 62/1, 53, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Sanık hakkında; TCK’nun 158/1-f-son, 43/1, 62/1,52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."in ticari ilişki içerisinde bulunduğu hakkında beraat hükmü verilen temyiz dışı sanık ..."e ait olan ve iş yerinde unuttuğu çek defterini bulduktan sonra suça konu 26/01/2007 keşide tarihli ve 11.925 TL ve 23/11/2006 keşide tarihli ve 11.375 TL bedelli sahte çekleri düzenleyip katılan factoring şirketine vererek para aldığı, çek bankaya ibraz edildiğinde karşılıksız çıktığı, bu suretle sanığın üzerine atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda;
1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçunun 5237 sayılı TCK"nın 204/1. maddesindeki cezanın üst sınırına göre, aynı Kanun"un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının 30/10/2006 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış olup, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Sanığın aşamalardaki savunmasında; ..."ın kendi şirketine ait ürünleri pazarladığını bu nedenle alacağı bulunduğunu, zor durumda olduğu için ..."ın kendisi iş yerinde unuttuğu çek karnesinden suça konu iki adet çeki doldurup piyasaya sürdüğünü, dolandırıcılık kastı bulunmadığına ilişkin beyanı, ..."ın ise alınan ifadesinde; sanık ile cari hesap usulüyle çalıştıklarını, sanıktan mal aldığını, çek koçanın düştüğünün fark etmediğini, ancak malları geldikten sonra sanığın kendisini telefonla arayarak borcuna karşılık çekleri yazdığını söylediğini, kendisinin de borcu olduğu için itiraz etmediğini ,bu sebeple herhangi bir şekilde o tarihlerde bir yere bildirimde bulunmadığına ilişkin beyanı ve dosya kapsamından suça konu çeklerin katılan tarafından bankaya ibrazında karşılıksız çıktığı, sanığın yetkilisi olduğu şirket ile ..."ın yetkilisi olduğu şirket arasında ticari ilişki bulunduğu ve sanığın alacaklı olduğu, katılan tarafından başlatılan icra takibine karşı itiraz edildiğine ilişkin bir delil de dosya kapsamında bulunmadığı, sanığın baştan itibaren dolandırıcılık kastı ile hareket ettiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği anlaşılmakla;sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.