11. Hukuk Dairesi 2016/12801 E. , 2017/6955 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/02/2016 tarih ve 2015/700-2016/117 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, faturaya dayalı alacakları için davalı hakkında başlattıkları icra takibinin davalının yetki itirazı üzerine yetkili icra dairesi olan ... İcra Dairesine gönderilmesine karar verdiğini, ancak müvekkili şirketin faaliyet adresi olan ...İcra Dairelerinin yetkili olup öncelikle yetki itirazının incelenerek iptali gerektiğini ileri sürerek borçlunun yetki itirazının ve icra takibine itirazının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin adresinin ... olduğunu ve ... İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, mahkemenin bu davada yetkisiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin davalı tarafından kabul edilmeyip davacı tarafından da ispatlanamadığı, ilamsız icrada genel yetkili icra dairesinin davalı borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi olduğu, davaya konu takipte ...İcra Dairesinin yetkisiz olduğu, yetkili icra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesi kapsamında faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, taraflar arasındaki taşıma ilişkisinin ispatlanamadığı, ilamsız icra takibinde genel yetkili icra dairesinin borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi olduğu ve takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak, davacı 23.07.2015 tarihli ihtarname ile davalıya iki adet fatura göndermiş, davalı ise 07.08.2015 tarihli ihtarnameye cevabında ve davaya cevap dilekçesinde; taşımaya konu malların bozulmaya müsait olduğunu, belge eksikliği nedeniyle teslimde bir hafta gecikme meydana geldiğini ve gecikme nedeniyle malların bozulmuş olduğunu ifade ederek iki adet faturayı iade etmiştir. Davalı tarafından, davacının ileri sürdüğü taşıma ilişkisi inkar edilmeyip aksine kabul edildiği, ancak, davacının edimini gereği gibi yerine getirmediğinin savunulduğu, bu durumda, 6098 sayılı TBK"nın 89. madde hükmü uyarınca para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapıldığı dikkate alınarak, bu durumda öncelikle icra takibine vaki yetki itirazının kabulü kararı kaldırılarak uyuşmazlığın çözümü için işin esasına girilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 06/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.