12. Ceza Dairesi 2017/4272 E. , 2018/1181 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : Tehdit, özel hayatın gizliliğini ihlal
Hükümler : 1- Sanığın katılan ..."a yönelik tehdit suçundan dolayı CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince beraat
2- Sanığın katılan ..."a yönelik özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı TCK"nın 134/1, 62/1, 53/1-2-3, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Tehdit suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan ..., özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 24.05.2017 tarihli tevdi kararı uyarınca; katılan ..."ya yokluğunda verilen kararın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve adı geçenin kararı temyiz etmediği belirlenerek yapılan incelemede:
A) Tehdit suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan ..."ün temyiz isteminin incelenmesinde;
Katılanın yer ve zaman bakımından yeterli ayrıntı içermeyen soyut iddiaları dışında, sanığın üzerine atılı tehdit suçunu işlediğine dair dosya kapsamında delil bulunmadığı ve katılanın iletişimin tespitine yönelik taleplerinin sanığa yüklenen suçun sübutuna katkı sağlamayacağı anlaşıldığından, katılanın araştırılmasını istediği hususlara ve suçun neden oluşmadığına ilişkin yeterli gerekçelendirme yapılmadan beraat kararı verilmesinden dolayı hükmün bozulmasını öneren tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA,
B) Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Sanık ..."in, bir gazinoda çalışan katılan mağdur ..."ya, kendisini jandarma istihbaratta görevli üsteğmen Özcan olarak tanıtarak, mağdurun evinde kamera ile çekim yapıp, mağdurun kişisel, ailevi ve mesleki yaşantısı ile ilgili sorduğu sorulara mağdurun verdiği yanıtları kaydederek, TCK"nın 134/1. maddesinde tanımlanan özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
Sanığın bir defa jandarma tarafından istihbarat elemanı olarak kullanılıp tutarsız davranışları nedeniyle 2005 yılı sonunda haber elemanı vasfını kaybetmesi, sanık hakkında düzenlenen sosyal araştırma raporunda, sanığın, agorafobili panik atak teşhisi ile 6 yıldır ilaç tedavisi gördüğünü beyan ettiğinin ifade edilmesi, sanığın aşamalarda verdiği savunmalarındaki makul ve mantıki olmayan açıklamaları karşısında,
Sanığın atılı özel hayatın gizliliğini ihlal suçuna ilişkin iddia olunan suç tarihinde TCK"nın 32/1. madde ve fıkrası kapsamında akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinde önemli derecede azalmaya neden olacak bir akıl hastalığının bulunup bulunmadığı ya da aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca akıl hastalığı derecesinde olmamakla birlikte işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalıp azalmadığı hususlarında Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulundan, bir üniversite araştırma hastanesinin psikiyatri ana bilim dalı başkanlığından ya da tam teşekküllü ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesinden cezai ehliyetinin belirlenmesi hususunda rapor alınarak sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeksizin hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.