9. Hukuk Dairesi 2015/1733 E. , 2016/12058 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, bakiye kıdem tazminatı, bakiye ihbar tazminatı ile hafta tatili ücreti, fazla mesai ücreti, milli bayram ücreti, yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı; davalı işyerinde 1996 yılından 27 Aralık 2013 tarihine kadar çalıştığını, ödemelerin eksik yapıldığını, son maaşının 1.293 TL net ücret olmasına rağmen asgari ücret üzerinden hesaplar yapıldığını ve bundan dolayı eksik ödemeler yapıldığını, iş yerinde fazla mesai yapıldığını ancak ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek, bakiye kıdem ve bakiye ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, hafta tatili ve milli bayram alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı; davacının bir kısım taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davacının 10.11.2003-27.12.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde vasıfsız eleman olarak çalıştığını, davacının şirket nezdinde 16 yıl çalışmasının söz konusu olmadığını, davacının iddialarının aksine son brüt ücretinin 1.023,00 TL olduğunu, bu hususun itirazı kayıt olmaksızın imzalı ücret bordoları ve banka ödemleri dekontları ile sabit olduğunu, davacının iş akdinin 27.12.2013 tarihli istila dilekçesi ile sona erdiğini, tarafından tespit edildiği üzere emeklilik şartlarını sağlamış olduğundan şirket tarafından iş akdinin feshi sonrası kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını, davacının bakiye kıdem tazminatı alacağı bulunmadığını, davacının iş akdinin kendisi tarafından istifa şeklinde sona erdirildiğini bu sebeple ihbar tazminatı hak etmediğini, davacının yıllık izinlerini kullandığını yıllık ücretli izin alacağının olmadığını, davalı işyerlerinde fazla mesai, milli bayram ve yılbaşlarında çalışma yapılmadığını, yapılan çalışmaların 45 saati aşmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacının davalı işyerinde 10/11/2003 - 27/12/2013 tarihleri arasında 10 yıl 1 ay 18 gün hizmet süresinin bulunduğu, davacının aylık giydirilmiş brüt ücretinin 1.283,00 TL olduğu, davacının kıdem tazminatı alacağı, ihbar tazminatı alacağı, ücretli izin alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, milli bayram ve genel tatil çalışma ücreti alacağının varlığını ispatladığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Usul açısından;
Öncelikle Mahkemece verilen kararın gerekçe kısmında “davacının iş akdinin 27/12/2013 tarihinde sona erdiği” belirtilerek, iş sözleşmesinin kim tarafından ve ne şekilde sonlandırıldığı gerekçelendirilmeden, davacının istifa dilekçesi değerlendirilmeden karar verilmesi usule aykırıdır(HMK. Mad.297)
2-Esas açısından;
a-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
b-Davacı işçi, iş sözleşmesini emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini feshetmiştir. İş sözleşmesini haklı nedenle de olsa fesheden tarafın ihbar tazminatı talebinde bulunamayacağından, davacının ihbar tazminatı talebinin istifa değerlendirilmeden ve işveren feshi kabul edilmeden hüküm altına alınması hatalıdır.
c-Davacı dava dilekçesinde yıllık ücretli izin alacağı talebinde bulunmuş, davalı da davacının izinlerini kullandığını savunmuş, sunduğu bazı bordrolarda da yıllık izin tahakkuku olduğu görülmüştür.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının yıllık izin defteri dikkate alınarak bakiye izin alacağı hesaplanmışsa da; bu bordroların raporda değerlendirilmediği anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılacak iş, bordrolarda yer alan bu tahakkukları değerlendirip bu hususu bizzat davacıdan sorup gerekirse banka hesap ekstrelerini getirterek sonuca gitmektir. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
d- Hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 12.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.