16. Ceza Dairesi 2019/4511 E. , 2019/7501 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Manisa 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.06.2018 tarih ve 2018/91- 2018/389 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/6-9, 63 maddesi uyarınca
mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar temyiz edilmekle incelendi;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Olağan bir kanun yolu olarak düzenlenen temyiz davası yönünden de adil yargılanma hakkı kapsamındaki güvencelerin sağlanmasında zorunluluk bulunmasına (AYM Hasan İşten, B. No: 2015/1950, 22/2/2018, § 37), Anayasanın 36/1, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1. maddeleri ile teminat altına alman (AYM Özbakım Özel Sağlık Hiz. İnş. Tur. San. ve Tic. Ltd.Şti., B. No: 2014/13156, 20/4/2017, § 34) ve bir uyuşmazlığı mahkeme önüne taşıyabilmek, uyuşmazlığın etkili bir şekilde karara bağlanmasını isteyebilmek anlamına gelen (AYM Özkan Şen, B, No: 2012/791, 7/11/2013, § 52) Mahkemeye erişim hakkı bağlamında; kanun yoluna başvurma hakkının belli bir süre koşuluna bağlanmasının hukuki güvenlik ve istikrarın sağlanması gibi önemli ve meşru bir amaca hizmet ettiğinde (AYM Ertuğrul Dalbaş, B. No 20l4/7805, 25/10/2017, § 59), şartları ve usulü açık bir şekilde ortaya konulmak şartıyla (AİHM Galstyan/Ermenistan Başvuru no; 26986/03 15.01.2007 t.) öngörülen usul şartlarına uyulmaması sebebiyle kanun yolu başvurusunun reddedilmesinin bu hakkın ihlali sonucunu doğurmayacağından(AİHM Sjöö/İsveç Başvuru no; 37604/97) kuşku olmamakla birlikte, yargısal başvuru usullerinin belirli ve öngörülebilir olmasında zorunluluk bulunduğundan (AYM Hasan İşten, §45), temyiz davası açma sürelerini düzenleyen mevzuata ilişkin farklı yorum ve uygulamaların ortaya çıkardığı belirsizlik ve özellikle derece mahkemesi kararında gösterilen başvuru yöntem, mercii ve süresine ilişkin yetersiz bilgiye güvenilerek yapılan kanun yolu başvurularının süre aşımından reddedilmesinin öngörülemez ağır ve orantısız sonuçlara sebep olacağı (AYM Cemile Akyıldız B. No: 2014/1382, 22/9/2016 )gözetilerek, CMK"nın 291. maddesinde öngörülen sürede verdiği gerekçesiz temyiz dilekçesi ile kanun yoluna başvurma yönündeki istek ve iradesini ortaya koyan sanığa, aynı yasanın 295. maddesinde düzenlenen temyiz gerekçesi/nedeni bildirme için verilen yedi günlük sürenin, hak düşürücü niteliğine ilişkin sonuçlarının incelemeye konu kararda ya da bu kararın tebliğine dair mazbatada açık ve anlaşılır biçimde gösterilmediği görüldüğünden temyizin süresinde ve gerekçeli olduğu kabul edilerek yapılan incelemede:
Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
Terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu sebeple yerinde olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun CMK’nın 303/1-c. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün 5. bendindeki "maddesi delaletiyle TCK"nın 58/6” ibaresinin çıkarılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.