Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7885
Karar No: 2017/6940
Karar Tarihi: 06.12.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7885 Esas 2017/6940 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/7885 E.  ,  2017/6940 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/02/2016 tarih ve 2014/1381-2016/134 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... arasında 26.06.2014 tarihli Sözleşme Yapma ve Prim Tahsil Etme Yetkisini Haiz Sigorta Aracılık Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin Trafik Sigorta Poliçesi ve Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi tanzim ettiğini, ancak tanzim edilen poliçe komisyon bedellerinin müvekkiline ödenmediğini ve Beykoz 2. Noterliğinin 16.09.2014 tarihli fesihnamesi ile müvekkilinin aracılık sözleşmesinin feshedildiğini, tanzim edilen poliçeler gereğince lehine tahakkuk etmiş bulunan komisyon alacakları ile sözleşme fesih tarihinden itibaren işleyen 576,90 TL avans faizi toplam 66.949,49 TL üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığını borçlu / davalının icra takibine yaptığı haksız ve hukuka aykırı itiraz sonucu icra takibinin durduğunu iddia ederek davanın kabulü ile itirazının iptaline, takibin devamına ve %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ile sözleşme yapıldığını ancak davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu sigorta aracılık sözleşmesinde kaşesi yer alan ... Sigorta Aracılık Hiz. Ltd. Şti."nin müvekkili şirketin muhatabı olmadığını, müvekkili kooperatifin muhatabının şahıs olarak ... olduğunu, müvekkili şirketin bir kooperatif şirketi olduğunu, Kooperatifler Kanunu"nun 8.maddesi gereğince sigorta poliçesi tanzim ettirmek isteyen tüm müşterilerin öncelikle kooperatif ortaklık sözleşmesini imzalayarak kooperatife üye olmaları gerektiğini, bu hususun aracılık sözleşmesinin 3.maddesinde belirtildiğini, imzalanan üyelik sözleşmesinin kooperatif merkezine gönderilmesi gerektiğini, davacının poliçe tanziminden önce ortaklık sözleşmelerini imzalattırmadığını, müvekkili şirkete de herhangi bir bilgi ve belge ulaştırmadığını, davacının bu suretle sözleşmenin 3. maddesine aykırı davrandığını, ayrıca sözleşmede iptal edilen poliçe asıllarının her ayın ilk haftası kooperatife teslimi gerekmektedir şeklinde hüküm bulunmasına rağmen, davacının hiçbir ortaklık sözleşmesini veya poliçeyi müvekkili şirkete teslim etmediğini, sözleşmenin noter kanalıyla feshedildiğini, sözleşmenin feshinden sonra davacının sözleşmenin 33. maddesi gereğince hesap mutabakatına davet edildiğini ancak davacının hesap mutabakatı teklifini reddettiğini, kesilen poliçelere istinaden davacı hesabına 24.10.2014 tarihinde 20.000,00 TL aktarıldığını, davacının bu miktarı mahsup ederek, kalan bakiye üzerinden dava açması gerekirken 66.372,59 TL üzerinden dava açtığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine %20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacı acentenin yaptığı sözleşmelerin primlerinin Kooperatif tarafından tahsil edildiği, böylece Kooperatifin bu sözleşmeleri kabul ettiği, kooperatifin bu durumu tespit eder etmez poliçeleri iptal ederek sigortalılara primleri iade etme imkanı varken bunu yapmadığı, poliçeler iptal edilmeyerek primlerin davalının uhdesinde tutulduğu, sigortalının satın aldığı poliçedeki riskin gerçekleşmesi durumunda davalının "Bu primlerin, "kamu düzenine ilişkin emredici kurallara aykırı" olarak tahsil edildiği ve zararın teminat kapsamı dışında olduğu" yönünde getireceği bir savunma da hakkaniyet kurallarına göre mümkün görünmediği, üye yapılmayan kişilerden tahsil edilen sigorta primleri, sigorta sözleşmeleri ve bu sözleşmelerden doğan prim alacaklarının tahsilinin bu nedenle geçerli olduğu, böylece davacının aracılık sözleşmesinin feshi tarihine kadar, tahsil edilen primlere ait komisyonları hak kazanmış olduğunun, davalı kayıtlarında da teyit edildiği üzere davacının takip tarihi itibarıyla davalıdan 63.305,46 TL tutarında asıl alacaklı olduğu, davacının icra takibinde asıl alacak olarak 66.372,59 TL talep etmiş ise de aradaki farkın iptal edilen poliçelere ilişkin komisyonlardan kaynaklandığı, davalının takip tarihinden sonra haricen yapmış olduğu 20.000,00 TL tutarındaki ödemenin infaz aşamasında dikkate alınması gerektiği, davalının icra takibinden önce temerrüte düşürülmemiş olması sebebiyle işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davalının icra takibine itirazının hukuki bir tartışmayı dolayısı ile yargılamayı gerektirdiği düşünüldüğünden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 3.243,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 06/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi