12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/20692 Karar No: 2012/38740
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/20692 Esas 2012/38740 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/20692 E. , 2012/38740 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Tuzla İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 20/03/2012 NUMARASI : 2011/294-2012/97
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından maaş farkı ve maaş alacağı adı altında işçi alacaklarının tahsili amacıyla genel haciz yolu ile icra takibine başlanmıştır. Borçluya örnek 7 nolu ödeme emrinin tebliğinden sonra, borçlu şirket, hakkında iflasın ertelenmesine karar verildiğinden bahisle icra müdürlüğüne başvurmuş, tedbir kararı gereğince takibin durdurulmasına karar verilmiş, takibin durdurulmasına ilişkin müdürlük işleminin kaldırılarak takibin devamına karar verilmesi talebi icra mahkemesince reddedilmiştir. Takip dosyası ve Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"ne ait 2011/639 Esas sayılı ve 29.07.2011 tarihli ihtiyati tedbir kararı incelendiğinde; İİK.nun 206. maddesinin 1. sırada yazılı alacaklara ilişkin olanları hariç olmak üzere yapılmış ve yapılacak olan takiplerin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. İİK.nun 179/b maddesi hükmü gereğince, iflasın ertelenmesi kararı üzerine, borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanun"a göre yapılan takipler de dahil olmak üzere, hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur. Ancak İİK.nun 206.maddesinin birinci sırasında yazılı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilir. İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflasın açılmasından önceki 1 yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflas nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları, İİK"nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklardandır. Bu düzenlemeler işçiyi koruma amaçlı olup, iflasın açılmasından öncesine ilişkin bir yıllık süre alt sınır olarak öngörülmüştür. Buna göre iflasın ertelenmesinden en fazla bir yıl öncesine ilişkin ve erteleme süresi içinde doğan işçi alacakları bu madde kapsamında kabul edilmelidir. Aksi halde iflasın ertelenmesi süresinde tek geçim kaynağı ücreti olan işçinin korumasız bırakılması yasa koyucunun amacı ile bağdaşmayacaktır. Somut olayda, iflasın ertelenmesi davası devam ederken 29.07.2011 tarihinde tedbir kararı verildiği, ancak alacağın İİK"nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklardan olduğu ve dolayısıyla tedbir kararının istisnası kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda takibin durdurulmaması gerekirken, icra mahkemesince, yanılgılı gerekçe ile şikayetin kabulü yerine reddine dair karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.