1-Tehdit - 2-Özel hayatın gizliliğini ihlal - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/9359 Esas 2018/1159 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1-Tehdit, 2-Özel hayatın gizliliğini ihlal
Hüküm : 1-Tehdit suçundan beraat, (her iki sanık hakkında)
2-Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan TCK"nın 134/1-1. cümle, 31/2, 50/1-d. maddeleri gereğince mahkumiyet

Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan suça sürüklenen çocuk ...’ın mahkumiyetine ilişkin hüküm, suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından, tehdit suçundan suça sürüklenen çocuk ...’in beraatine ilişkin hüküm, katılan ve mağdur vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) Suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki beraat hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocukların aynı yurtta beraber kaldıkları, mağduru olay günü gece uykudan uyandırıp darp ettikleri ve suça sürüklenen çocuk ..."in "olayı başkasına anlatırsan bacaklarını kırarım" diyerek mağduru tehdit ettiği, suça sürüklenen çocuk ...’ın da olanları cep telefonu ile kaydedip, bilahare bu görüntüleri internette yayımladığı iddia edilen olayda, dosya arasında bulunan ve olay anına ilişkin görüntülerin uzman bir kriminal ses laboratuvarından rapor alınmak suretiyle çözümü yaptırıldıktan sonra suça sürüklenen çocuk ...’in hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi ve suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk ..."ın 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda uzman hekim raporu alınması gerektiği gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılan ve mağdur vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
B) Suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mağdura ait görüntüleri kaydetmesi eylemi nedeniyle zaman aşımı süresi içerisinde karar verilebileceği gözetilerek yapılan incelemede:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk ...’ın 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda uzman hekim raporu alınması gerektiği gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabul ve uygulamaya göre de;
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mağdura ait görüntüleri internette yayımla şeklinde sübut bulduğu kabul edilen eylemi nedeniyle TCK’nın 134/2. maddesinde düzenlenen görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan hüküm kurulması gerekirken aynı Kanunun 134/1-1. cümlesi tatbik edilmek suretiyle hüküm kurulması nedeniyle gerekçe ile hüküm arasında çelişkiye neden olunması,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 07.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.