14. Hukuk Dairesi 2015/5955 E. , 2017/8993 K.
"İçtihat Metni"....
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.04.2012 gününde verilen dilekçe ile suya elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi Davalı .. .. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, davacıların ... ... olduklarını, bulundukları mahalleye ... denen mevkiden üç ayrı kaynaktan su geldiğini, mahalle halkının bu suyu yüz yılı aşkın süredir içme ve arta kalan kısmını da sulama suyu olarak kullandığını, ... İl Özel idaresinin bu mevkideki üç ayrı kaynaktan gelen suyu zamanında borularla getirerek mahalle halkının hizmetine sunduğunu, davalı ... kendi evine ait suyu varken davacıların ve ... Köyü halkının tamamının kullandığı suyun kaynağına kadar 500 m. uzunluğunda kanal kazarak köy halkının suyuna müdahale ederek evine ve bahçesine su aldığını, davalının bu elatması nedeniyle tüm köy halkını hizmet eden üç ayrı kaynağın suyunun azaldığını belirterek, davalının suya yaptığı elatmanın önlenmesine karar verilmesi istemiştir.
Davalı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne, davalının 01.11.2013 tarihli fen bilirkişi ... ... raporundaki krokilerde 1 ve 2 numara ile gösterilen su kaynaklarına yaptığı müdahalenin menine karar verilmiştir.
Hükmü davalı temyize getirmiştir.
Dava dilekçesinde, davacıların bulunduğu mahalleye ... mevkiinden üç ayrı kaynaktan su geldiği, bu suları .... mahallesi halkının içme ve arta kalan kısmını da sulama suyu olarak kullandıkları, davalının su kaynağına yaptığı elatma nedeniyle üç ayrı kaynağın da suyunun azaldığı ileri sürülmüş, yapılan keşifte ise iki adet su kaynağı gösterilmiş, bu kaynaklardan krokide 1 numaralı alanın 174 ada 1 parselden (özel mülktür), 2 numara ile gösterilenin ise 174 ada 73 sayılı orman parselinin içerisinden çıktığı, teknik bilirkişi ... ... 17.05.2013 tarihli krokili raporunda 1 numaralı su kaynağının dava konusu olduğu, 2 numaralı su kaynağının dava konusu olmadığı belirtilmiş, davalı ..."nin 1 numaralı su kaynağından kendisine ait 184 ada 36 parselin içerisinde bulunan evine kadar su borusu çekerek kullandığının görüldüğü yazılmış, mahkeme ise davalının 1 ve 2 numaralı su kaynaklarına yaptığı müdahalenin menine karar vermiştir.
Yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarında tarafların ihtiyacı olan su miktarı konusunda bilgi verilmediği gibi yararlandıkları başka sularında araştırılmadığı saptanmıştır.
Krokide 1 ve 2 numara ile gösterilen sular kaynak suyu olup, bu niteliği itibariyle genel su niteliğindedir.
Genel sulardan ise, kadim ve öncelik hakkı nazara alınmak koşulu ile herkes faydalı ihtiyacı oranında yararlanabilir.
Bilirkişi raporları hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir.
O halde daha sağlıklı bir sonuca ulaşabilmek için suların en az olduğu bir dönemde su işlerinden anlayan uzman bilirkişiler seçilerek mahkemece yeniden keşif yapılmak suretiyle öncelikle dava konusu yapılan ve davalının elattığı iddia edilen kaynak suyunun ya da sularının hangisi olduğunun belirlenmesi, bu suların debisinin ölçülmesi, tarafların yararlandıkları başka sular varsa bunların da dikkate alınması, içme suyu ihtiyacının kullanma suyuna göre öncelikli olduğu da gözetilerek, tarafların varsa kadim kullanım hakları da gözetilerek, dava konusu suya olan ihtiyaçlarını belirten ayrıntılı rapor alınması ve sonucuna göre (gerekirse su rejimi de kurularak) karar verilmesi gerekiren eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 30.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.