MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.06.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalı arsa sahibi ... ile diğer davalı yüklenici şirket arasında düzenlenmiş bulunan 20.10.2008 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince 37694 ada 2 parsel sayılı taşınmazda yapılmakta olan binada 3. bodrum kat 1 numaralı dairenin yüklenici tarafından satış vaadi sözleşmesi ile davacıya satıldığını, bedelin tamamen ödendiğini belirterek, tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı arsa sahibi ... vekili, husumetin diğer davalı yükleniciye yöneltilmesi gerektiğini, üçüncü şahısların müvekkilinden talep hakkı olmadığını, yaptırdıkları tespite göre yüklenicinin dava konusu daireyi hak etmediğinin anlaşıldığını ve dolayısı ile ferağ yetkisi verme koşullarının oluşmadığını belirterek, davanın husumet, görev ve esas yönlerinden reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, 37694 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binada 1 numaralı bağımsız bölümün davalı arsa sahibi ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili ve davalı arsa sahibi ... vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, davacının ve davalı arsa sahibinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalılar arasında düzenlenmiş olan 20.10.2008 tarihli "Gayrımenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi" gereğince 37964 ada 2 parsel sayılı taşınmazda yapılmakta olan binada sözleşme gereğince yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümlerden 1 ve 4 numaralı olanlar dışındaki tüm bağımsız bölümlerin tapularının satın alan 3. kişiler adına ferağının verildiği, sadece 1 ve 4 numaralı olanların arsa sahibi üzerinde bulunduğu, binaya iskan alma görevinin yükleniciye ait olduğu, sözleşmenin satış yetkileri bölümünde "binanın bütün eksikleri tamamlanıp iskan aşamasına geldiğinde bir adet bağımsız bölüm (son kattan) satış yetkisinin müteahhide veya göstereceği üçüncü kişiye verileceği" kararlaştırılmıştır.
Yargılama sırasında binaya ilişkin 27.12.2013 tarih ve 846 numaralı yapı kullanma izin belgesinin alındığı ve mahkemeye sunulduğu anlaşılmaktadır. İskan ruhsatının (yapı kullanma izin belgesi) alınmış olması binanın tamamlandığı anlamına gelmektedir. Kararın gerekçesinde "27.12.2013 tarihli yapı kullanma izin belgesinin inşaatın fiili durumuna uygun bulunmadığı tespit edilmiş ise de, tapuda halen arsa sahibi adına kayıtlı bulunan 4 no"lu bağımsız bülümün eksikliklerin giderilmesi için yeterli olduğu anlaşıldığından" şeklindeki gerekçe bölümünün "iskan ruhsatının alınmış olmasının binanın tamamlandığı anlamına gelmesi nedeniyle davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir" şeklinde değiştirilip düzeltilmek suretiyle hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalı arsa sahibinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince hükmün gerekçesinin yazılı şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.