18. Ceza Dairesi 2016/12950 E. , 2018/5505 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Katılan ... vekilinin 10.08.2016 tarihli dilekçesiyle davadan ve temyizden feragat ettiği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Diğer temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak;
a-Anayasa"nın 26. maddesinde, "Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.” hükmüne yer verilmiştir. Bunun yanında, bu hak, birçok uluslararası belgeye ve mahkeme kararına da konu olmuştur. Türkiye"nin de yargılama yetkisini kabul ettiği AİHM, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. maddesinin 2. paragrafı saklı tutulmak üzere, ifade özgürlüğünün sadece toplum tarafından kabul gören veya zararsız veya ilgisiz kabul edilen "bilgi" ve "fikirler" için değil, incitici, şoke edici ya da endişelendirici bilgi ve düşünceler için de geçerli olduğunu pek çok kararında yinelemiştir. AİHM"e göre ifade özgürlüğü, yokluğu halinde "demokratik bir toplum"dan söz edemeyeceğimiz çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin bir gereğidir.
Bununla birlikte, ifade özgürlüğü de mutlak ve sınırsız değildir. Bu hak kullanılırken bireylerin hak ve özgürlüklerini ihlal edecek tutum ve davranışlardan kaçınılması hem ulusal hem de uluslar arası mevzuatlarda yer almaktadır.
Birleşmiş Milletler Kişisel ve Siyasi Haklar Sözleşmesinin 5, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 17 ve Anayasanın 14. maddelerinde hak ve özgürlüklerin kötüye kullanılmasının korunmayacağı ifade edilmiştir
Somut olayda metro vagonunda bulunan ve katılanın fotoğrafının bulunduğu poster üzerine “hırsız” yazan sanığının eyleminin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte olduğu ve hakaret suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yasal ve yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
b- Kabule göre de;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5 ve CMK"nın 327/2. maddeleri uyarınca beraat eden ve kendisini müdafii ile temsil ettiren sanık yararına ve Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.04.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.