20. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/6250 Karar No: 2020/318 Karar Tarihi: 23.01.2020
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/6250 Esas 2020/318 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2019/6250 E. , 2020/318 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan ve cebri icra baskısı altında haksız yere ödenen bedelin tahsili (istirdat) istemli olup, İstanbul 12. Asliye Hukuk, İstanbul 8. Tüketici ile ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan ve cebri icra baskısı altında haksız yere ödenen bedelin tahsili (istirdat) istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince, ... Tüketici Sorunları İlçe Hakem Heyetinin kararının iptalinin talep edildiği HMK 439. madde uyarınca iptal davasının tahkim yerindeki mahkemede açılması gerektiğinin belirtildiği, kesin yetkinin söz konusu olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın yetkisizlik kararı veren ... Asliye Hukuk Mahkemesinde tüketici mahkemesi sıfatıyla açıldığı, yetkisizlik kararı veren mahkemece tüketici mahkeme sıfatıyla yargılama yapılıp karar verildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketici Kanunu hükümlerinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İstanbul 8. Tüketici Mahkemesince ise davacının ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı dava ile mükerrer ödenen bedelin istirdadı talebinde bulunduğu, hakem heyeti kararının iptali yönünde bir talebinin bulunmadığı bu sebeple ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin davacının talebi olmadığı bir konuda ve davalı tarafından süresi içerisinde yapılmış bir yetki itirazı da bulunmadığı halde yetkisizlik kararı vermesinin usul ve kanuna aykırı olduğu mahkememizin davacının istirdat davasına bakmaya yetkili olmadığı, yetkili mahkemenin ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu 72/8"de “Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.” hükmü düzenlenmiş olup kesin yetki hali söz konusu değildir. Somut olayda; davacı vekili, davalı tarafından yapılan şikayet üzerine tüketici hakem heyeti tarafından alınan karar gereğince davalının hesabına ilgili tutar yatırıldığı halde, davalı tarafından hakem heyeti kararının icra dosyasına konu edildiği ve müvekkil şirketin istirdat hakkını saklı tutarak ikinci kez ödeme yaptığını iddia ederek, cebri icra tehdidi altında ödenen tutarın faiziyle birlikte davalıdan tahsili isteğiyle dava açmış olup tüketici hakem heyeti tarafından verilen karara itiraz edilmediği gibi takibi yapan icra dairesinin ... 2. İcra Dairesi olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı ... 2. Asliye Hukuk ( Tüketici mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince; ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.