14. Hukuk Dairesi 2016/138 E. , 2017/8986 K.
"İçtihat Metni"...
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.08.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin paydaşı olduğu 61324 ada 1 parsel sayılı taşınmazın önceki paydaşı ..."ın 35/171 payını 05.08.2013 tarihinde davalıya sattığını, satış bedelinin tapuda muvazaalı olarak 150.000,00 TL olarak gösterilmiş ise de gerçek bedelin 70.000,00 TL olduğunu, müvekkiline noter bildirimi yapılmadığını ileri sürerek davalı adına kayıtlı payın iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
Davalı vekili, satış bedelinin muvazaalı olduğu iddiasını kabul etmediklerini, müvekkilinin dava konusu payı 150.000,00 TL bedelle satın aldığını, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 61324 ada 1 parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı 35/171 payın iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Somut olayda, dava konusu taşınmazın 35/171 payının davalı ..."a satışına ilişkin 05.08.2013 tarihli akit tablosunda satış bedeli 150.000,00 TL olarak gösterilmiş, mahkemece satış bedeli ve davalı tarafından yapılan masraflar toplamı olan 153.000,00 TL önalım bedeli üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı, satış bedelinin 70.000,00 TL olduğunu iddia ederek bu bedel üzerinden harç yatırmış ise de dosya kapsamına ve toplanan delillere göre bedelde muvazaa iddiasını ispatlayamamıştır. Bu durumda, mahkemece 70.000,00 TL üzerinden davacı lehine; resmi akit tablosundaki satış bedeli ve masrafların toplamı olan 153.000,00 TL ile iddia edilen bedel arasındaki fark olan 83.000,00 TL üzerinden de davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davacı lehine toplam önalım bedeli olan 153.000,00 TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi, davalı lehine ise vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru değildir.
Öte yandan davacı, iddia edilen bedel ile tapuda gösterilen bedel arasındaki fark kadar davada haksız çıkmış olduğundan HMK’nın 326/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinden de yine aynı oranda sorumlu olup mahkemece, yargılama giderlerinin tümünün davalıdan tahsiline karar verilmesi de doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
30.11.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.