MAHKEMESİ: Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi


Davacı ile davalılar arasındaki tazminat davasına ilişkin davadan dolayı ... 4.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 03/11/2016 gün ve 2014/1215 Esas, 2016/884 sayılı karara karşı davacı ... vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi"ne istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi"nce verilen 15/02/2017 gün ve 2017/55 Esas-2017/58 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; davalı ..."a ait, davalı ..."ın sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı aracın, davacıya ait araca arkadan çarpması neticesinde öndeki dava dışı araca çarptığından, davacının aracının ön ve arka kısmında maddi hasar meydana geldiği ileri sürülerek; fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydıyla, 11.643,32-TL maddi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar vekili; davacının kendi önündeki araca çarptığını, davalıların kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, zararlandırıcı olayın davacının kusuru ile meydana geldiği; davalı tarafın kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, karara süresi içinde davacı ... vekili tarafından istinaf incelemesi isteminde bulunulmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin istinaf başvurusunun usul ve esas yönünden hukuka uygun mahkeme kararına yönelik başvurunun esastan reddine karar verilmiş; verilen bu karara karşı davacı vekilince bu kez temyiz isteminde bulunulmuştur.
Davacı ... hakkında mahkemece 03/11/2016 tarihli verilen kararın incelenmesinde;
6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu"nun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK"a eklenen EK-Madde 1"de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2017 yılı için 41.530,00 TL"dir. Adı geçen davacının belirlenen zararı miktarıda gözönüne alındığından temyize konu edilen karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1/6/1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden; davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün miktar itibariyle kesin olması nedeniyle REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ..."a geri verilmesine 22.03.2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.