11. Hukuk Dairesi 2016/5286 E. , 2017/6916 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/02/2016 tarih ve 2014/275-2016/37 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "BM MAKİNA+şekil" ibareli 6, 7 ve 35. sınıftaki ürün ve hizmetleri içeren 2012/30367 no’lu marka başvurusuna davalı şirketin "BM+şekil" ibareli 6, 7, 12 ve 37.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2000/28050 no’lu markasına dayanarak yaptığı itirazın kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından 6. sınıftaki "hırdavatçı (nalburiye) eşyası" ile 7. sınıftaki "kaldırma, taşıma ve iletme makineleri, aynı işleve sahip robotik mekanizmalar (asarsörler, yürüyen merdivenler, vinçler dahil)" ürünlerinin çıkartıldığını, kararın hukuka uygun bulunmadığını, başvuru konusu işaretle redde mesnet alınan markaların benzer olmadığını, anılan işaretin uzun zamandan bu yana kullanıldığını ileri sürerek, TPE YİDK kararının iptali ile başvurunun tesciline, davalı adına tescilli redde mesnet markanın kullanılmaması sebebiyle mümkünse tümden, olmazsa müvekkilinin başvurusunda bulunan mallar bakımından hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, ıslah dilekçesi ile de, YİDK kararının iptali istemleri kabul edilmezse davalı markasının 6. sınıftaki "hırdavatçı (nalburiye) eşyası" ile 7. sınıftaki "kaldırma, taşıma ve iletme makineleri, aynı işleve sahip robotik mekanizmalar (asarsörler, yürüyen merdivenler, vinçler dahil)" ürünleri için kullanılmama nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili, YDİK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, markalar benzer olduğundan iltibasa sebebiyet vereceğini, müvekkilinin markasını kullandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, redde mesnet “BM+şekil” ibareli marka ile başvuru konusu işaretin aynı veya benzer görsel ve sescil etkiyi bıraktıkları, zira, başvuru ile redde mesnet markaların başka bazı sözcükleri içermesi veya şekil farklılığı taşımasının ortalama tüketiciler tarafından her zaman algılanabilir olmadığı, redde mesnet markadaki ürün ve hizmetlerle reddedilen 6. sınıftaki "hırdavatçı (nalburiye) eşyası" ile 7. sınıftaki "kaldırma, taşıma ve iletme makineleri, aynı işleve sahip robotik mekanizmalar (asarsörler, yürüyen merdivenler, vinçler dahil)" ürünlerinin aynı türden olduğu, bir markanın korunmasının kullanım şartına bağlı olmadığı, kaldı ki itiraza uğratılıp hükümden düşürülmeyen kanıt ve beyanlara göre davalı markasının da kullanıldığı, esasen TPE"nin itiraz anında markanın kullanılıp kullanılmadığı ile ilgili tahkiki yapma yetkisinin bulunmadığı, davalının adına tescilli 2000/28050 no’lu markanın 6.sınıftaki "hırdavatçı (nalburiye) eşyası" ile 7.sınıftaki "kaldırma, taşıma ve iletme makineleri, aynı işleve sahip robotik mekanizmalar (asarsörler, yürüyen merdivenler, vinçler dahil)" ürünleri bakımından pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla, temel işlevine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde ve ciddi biçimde kullanıldığı gerekçesiyle, TPE YİDK kararının iptali ve hükümsüzlük istemi ile açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin TPE YDİK kararının iptaline ilişkin karara yönelik tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Davacının 556 saylı KHK’nın 14. maddesine dayalı talebi yönünden ise, mahkemece yazılı olduğu şekilde red kararı verilmiştir. Ancak, karar tarihinden sonra 06/01/2017 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 14/12/2016 tarih, 2016/148 Esas- 2016/189 Karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. Anayasa Mahkemesi"nin bahsi geçen iptal kararının kazanılmış hakları etkilememek kaydıyla derdest davada dikkate alınması gerekeceğinden, davanın reddine ilişkin kararın açıklanan gerekçe itibariyle sonucu bakımından doğru bulunduğundan HUMK 436. maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile TPE YDİK kararının iptaline ilişkin kararın ONANMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün açıklanan değişik gerekçeyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 05/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
-