Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5085 Esas 2019/7472 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5085
Karar No: 2019/7472
Karar Tarihi: 27.11.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5085 Esas 2019/7472 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Konya 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/96-2018/3 sayılı kararıyla suçlu bulunan sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Ancak, verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilirken, hükümdeki uygulama maddelerinin yanlış gösterilmesi sebebiyle karar bozulmuş ve düzeltilerek onanmıştır. Bu kapsamda, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK'nın 62/1, 53, 58/9 ve 63. maddeleri, ayrıca 5275 sayılı Kanunun 108/4 maddesi hükme delil olarak kabul edilmiştir.
16. Ceza Dairesi         2019/5085 E.  ,  2019/7472 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Konya 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.01.2018 tarihli ve 2017/96 - 2018/3 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK’nın 62/1, 53, 58/9 delaletiyle 58/6-7, 63, 5275 sayılı Kanunun 108/4 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve sanığın temyiz isteminin süresinde olmadığı belirlenerek sanık müdafiinin temyiz talebi üzerine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilirken uygulama maddesi olarak sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, hükmün 8. ve 9. maddelerinde uygulama maddesi olarak anılan kanunun 58/6, 7 maddesi ve 5275 sayılı Kanunun 108/4 maddesinin de gösterilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 8. maddesinden “delaletiyle 58/6,7 maddesi” ve hükmün 9. maddesinden “5237 sayılı TCK"nın 58/6,7 maddesi ve 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 108/4 maddesi gereğince” ibarelerinin çıkartılması ile sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Konya 8. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.