1. Ceza Dairesi 2018/5606 E. , 2021/187 K.
"İçtihat Metni"(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Ölüme sebebiyet verecek şekilde kasten yaralama suçundan şüpheliler ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Kemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/06/2016 tarihli ve 2016/466 soruşturma, 2016/1647 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii ... 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 20/09/2016 tarihli ve 2016/2430 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Kemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, maktul ......"in motosiklet ile tek taraflı kaza yapması sonucu yaralandığı ve kaldırıldığı hastanede vefat ettiği değerlendirilerek şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu;
Dosya kapsamına göre, maktulün Kemalpaşa ilçesinde bulunan ... ... ünvanlı çiftliğe yakın ana yoldan ambulansa alınarak 09/01/2016 tarihinde ... Devlet Hastanesine 112 Acil Servis ekibiyle getirildiği hastane giriş raporunda "Darp-Cebir-Alkol" olarak kayıtlara geçtiği, maktul ......"in 19/01/2016 tarihinde hastanede İlçe Jandarmada görevli personel ile yaptığı görüşmede "motosikleti ile gittiği esnada kendisine arkadan bir aracın çarptığını ve motosiklet ile yere düştüğünü araçtan tanımadığı üç kişinin inerek kendisini çevrede bulunan bir binaya götürdüklerini ve kendisini darp ettiklerini, kendisini darp edenleri tanımadığı şahıslardan şikayetçi ve davacı olduğunu" beyan ettiği, 20/01/2016 tarihinde Jandarmanın yoğun bakım bölümünde ... ile görüşmesinde ..."ın ek olarak "08/01/2016 günü ..."den ..."ya motosikleti ile saat 22:00 sıralarında gittiği esnada ... ... isimli iş yerinin önünde kendisine bir aracın çarptığını, kendisi motosikletten düştükten sonra araçtan üç kişinin indiğini ve kendisini ... Tavukçuluğun olduğu alanda bulunan boş bir binaya götürdüklerini ve 09/01/2016 tarihi saat 05:00 sıralarına kadar dövdüklerini daha sonra kendisinin... yoluna attıklarını kendisini döven şüpheli şahısları hatırlamadığını, aracın renk ve plakasını hatırlamadığını" beyan ettiği, bilahare maktulün 22/01/2016 tarihinde tedavi gördüğü hastanede vefat ettiği ve 09/03/2016 tarihli Adli Tıp raporunda ölüm sebebinin "kişinin ölümünün künt kafa travmasına bağlı kafatası kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti sonucu meydana gelmiş olduğu .. "nun bildirildiği; olay yerine ilişkin ... ... isimli işletmenin kamera kayıtları incelendiğinde "02:17 sıralarında şahsın yürüyerek ... ... isimli işletmenin kapısının önünden geçtiği, 02:37 sıralarında yürüyerek geçen şahsın ... tavukçuluğun demir kapısının önüne geldiği ve bir süre beklediği, saat 02:51 de ..."ın ... tavukçuluğun iç bahçesinde olduğunun görüldüğü ancak demir kapıdan giriş yapmadığı şahsın hangi noktadan nasıl içeri girdiğinin görülmediği. Saat 02:55 de ..."ın bir süre beklediği ve kameranın görüş açısından çıktığının görüldüğü.." tutanak altına alındığı, bilgi sahibi olarak dinlenen ... ve ... maktulün alkollü olduğunu beyan ettikleri ancak maktulün 09/01/2016 tarihli ... Devlet Hastanesinden alınan geçici raporunda; ...... de alkol bulunmadığının tespit edildiği ve şüpheliler ... ve ..."ın yalan beyanda bulundukları hususları hep birlikte değerlendirildiğinde;
Maktulün olay günü 02.17 sıralarında ... ... ait işletmenin kapısının önünde olduğu, 02.37 sıralarında demir kapısının önüne geldiği ve 02.51 sıralarında iç bahçeye geçtiği hususunda kamera kaydı bulunmakla bu hususun her türlü şüpheden uzak olduğu, söz konusu işletmenin sahibi şüpheli ... ve çalışanı ..."ın maktulü gördüklerinde yaralı ve alkollü olduğu, ambulansa bindirmek için evlerinin önüne kadar gelen maktulü uzaktaki yola götürdüklerini beyan ettiklerinden ilk başta bilgi veren sıfatı ile kollukça alınan ifadelerinde maktulün alkollü olduğu yönünde beyanda bulundukları ancak alkollü olmadığının anlaşıldığı, tek taraflı trafik kazası yaptığı kabul edilen maktulün söz konusu işletmenin bahçesine neden girdiğinin açıklığa kavuşturulması gerektiği, şüpheli ..."nin ağır derecede yaralı olan maktulü olay yerinden uzaklaştırarak ilerideki yola kadar yürütüp ambulansa bindirmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, maktulün yukarıda değinilen ifadeleri ile uyumlu olacak şekilde amcası ... ..."e "beni mahvedenler onlar beni ... tavukçulukta bulunan bir binaya aldılar ve beni darp ettiler" şeklinde beyanda bulunduğunun amcası tarafından da ifade edildiği, hastane giriş raporunda trafik kazasından hiç söz edilmediği gibi darp- cebir şeklinde hasta kaydı yapıldığı, adı geçen iki şüphelinin beyanlarına göre maktul ile aralarında bir husumetin bulunmadığı, öyle ise maktulün kendilerine iftira atmasını gerektirecek bir neden de olmadığı, bu aşamada şüphelilerden ... ve ... hakkında kamu davasının açılmasına yarar yeterli delil ve şüphenin oluştuğu, ancak maddi gerçeğin sürüncemede kalmaması için maktulün ölümden önce ağır derecede yaralanmasının olay günü 02.55 ilâ ambulansa alındığı 07.00 sıralarında gerçekleştiği nazara alınarak bu zaman aralığında tüm şüphelilerin nerede olduklarının HTS baz kayıtları ile maktülün ve şüphelilerin olay günü ve bu güne yakın tarihlerde aralarında telefon görüşmelerinin olup olmadığının tespitinin yapılması gerektiği de gözetilmeden, eksik soruşturmaya ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yalnızca karara dayanak teşkil edecek beyan ve delillere yer verilerek oluşturulan kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 08/11/2018 gün ve 94660652-105-35-9649-2018-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, ... 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 20/09/2016 tarihli ve 2016/2430 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18/01/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.