Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/5585 Esas 2017/5509 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanığın aşamalarda, "...Aracın muayene süresi geçmişti. Payas tır garajında bulunduğum sırada daha önceden tanımadığım bir şahıs yanıma geldi. Elinde 3-4 tane ruhsat vardı. Bana aracımın muayenesi yaptırıp yaptırmadığımı sordu, aracın bir kısım eksikliklerinin bulunması nedeniyle aracın muayenesini yaptırmadığımı söyledim. Muayeneyi kendisinin yaptırabileceğini beyan etmesi üzerine, benden 250 TL para talep etti. Kendisine para ile araca ait ruhsatı ve aracı verdim. 2 gün sonra muayenesi yapılmış halde aracı ve ruhsatı getirip teslim etti. Muayenenin sahte yapıldığını bilmiyordum ancak şüphelenmiştim" dediği ancak yargılama sırasında muayeneyi yaptıranın kimliğine ilişkin bilgi vermediği, hükümden sonra sanık müdafiinin, müvekkilinin bahsini ettiği kişinin hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan dava açılan... olduğunu ve Dörtyol 1. Asliye Ceza Mahkemesi 2013/331 E. sayılı dosyası ile devam eden yargılamada tanık olarak beyanlarına başvurulan ...; "Olay tarihinde Payas tır garajında çalışıyordum. Öncesinde tanıdığım ve komşum olan İsmail aracını muayene yaptıracaktı, muayene işlemlerinde takipçilik yaptığını bildiğim ...ile...i tanıştırdım ve ... ruhsatı verdiğini gördüm. Ancak aracı verip vermediğini bilmiyorum" demesi karşısında; ceza yargılamasının amacının hiçbir duraksamaya ve kuşkuya yer bırakmayacak biçimde maddi gerçeğin saptanması olduğu da gözetildiğinde Dörtyol 1. Asliye Ceza Mahkemesi 2013/331 Esas sayılı dava dosyası getirtilip incelendikten sonra, söz konusu dava dosyasının bu dosya ile birleştirilmesi, bu mümkün olmadığı takdirde sonucunun beklenmesi, kesinleşmiş ise dava dosyasının bu dosya içine konulmasından sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesinin gerekmesi,
2-5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK."nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.