Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 22/3, 62, 50/1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verimesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazının reddine, ancak;
Olay günü 0.91 promil alkollü halde kullandığı aracı ile seyir halinde olan sanığın kontrollü kavşağa gelip kavşak girişindeki "yol ver" levhasını dikkate almadan kavşağa giriş yaptığı esnada, sağından doğru gelen ve geçiş önceliğine sahip olan katılan ..."ın (... oğlu) kullandığı araca çarpması neticesinde katılan ..."ın (... oğlu) basit tıbbi müdahale ile giderilemez şekilde, katılan ... (... oğlu) ile müştekiler ... ve ..."ın da basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmalarına asli ve tamamen kusurlu olarak neden olduğu mahkemece kabul edilen olayda; olay anında 0.91 promil alkollü olduğu anlaşılan sanığın eylemini, aldığı alkolün etkisi ve bu nedenle güvenli sürüş yeteneğini kaybetmesi sonucu işlediğine dair yasal ve kabul edilebilir bir delil bulunmaması karşısında, eylemin basit taksirle işlendiğinin kabulü ve sanık hakkında TCK"nın 22/3. maddesi uygulanmaksızın bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1)Asli kusurlu olduğu kabul edilerek cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında; suçun işleniş şekli, kusurunun ağırlığı, yaralı sayısının çokluğu ile hak ve nesafet kuralları da gözetilerek maddede belirtilen temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmak sureti ile belirlenmesi gerekirken, temel cezanın alt sınırdan tayini sureti ile eksik ceza tayini,
2)Sanık hakkında hükmolunan 8 ay hapis cezasında TCK"nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken, hesap hatası sonucu hapis cezasının 6 ay 20 gün yerine 6 ay 10 gün olarak, sonuç adli para cezası miktarının ise 4.000,00 TL. yerine 3.800,00TL. olarak eksik şekilde belirlenmesi,
3) Dosyaya vekaletname sunan bir vekili bulunmayan katılan ... (... oğlu) yararına vekalet ücretine hükmolunması,

Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca nihai ceza miktar ve türü bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 06/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.