11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/5248 Karar No: 2017/6903 Karar Tarihi: 05.12.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/5248 Esas 2017/6903 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/5248 E. , 2017/6903 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Hasımsız olarak görülen davada ... ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08/12/2015 tarih ve 2015/377-2015/960 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili şirketin genel kurul toplantı ve müzakere defterinin mahkemece talep edilmesi üzerine mahkeme kasasına konulması talebiyle dava dosyasına sunulduğunu ancak, ilgili mahkeme kaleminden sorulduğunda şirketlerine ait genel kurul toplantı ve müzakere defterinin bulunmadığının bildirildiğini ileri sürerek, zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirkete ait defter ve belgelerin ilgili mahkeme dosyasına alındığına dair bir kaydın bulunmadığı, defter ve kayıtların kaybolduğuna dair herhangi bir tutanak da tutulmadığı, davacının davasını ispat edemediği, basiretli bir tacir olarak tutması ve saklaması gereken genel kurul toplantı ve müzakere defterini saklayamadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı tarafa ... ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/249 Esas sayılı dosyasından gönderilen 19/06/2014 tarihli müzekkere ile şirket karar defterlerinin ibrazının istenildiği, davacı tarafça da 05/09/2014 tarihli dilekçe ile şirket genel kurul toplantı ve müzakere defteri aslının dosyaya sunulduğunun bildirildiği ve buna ilişkin UYAP alındı belgesinin de dosyaya ibraz edildiği ancak davacıya iade edildiğine dair bir belgenin bulunmadığının anlaşılması karşısında, davacı tarafça defterlerin zayii olduğunun ispatlandığı nazara alınarak davanın kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde red kararı verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.