5. Ceza Dairesi 2016/4191 E. , 2016/7873 K.
"İçtihat Metni"Tefecilik yapmak ve bedelsiz senedi kullanmak suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ...Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 30/06/2015 tarihli ve 2015/1920 Soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair Karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii ...Sulh Ceza Hakimliğinin 27/07/2015 tarihli ve 2015/1622 Değişik İş sayılı Kararının;
Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Kanunun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet Savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müştekinin 2010 yılında şüpheliden faiziyle birlikte ödenmek üzere 10.000,00 Türk Lirası borç para alıp karşılığında açık senet vermesi üzerine borcunu ödediği halde, şüphelinin sonradan senedi 150.000,00 TL olarak doldurup takibe koyarak bedelsiz senedi kullandığı ve tefecilik yaptığı yönündeki iddiası karşısında, şüphelinin alacaklı ve borçlu olduğu icra dosyaları getirtilip incelenerek, özellikle alacaklı olduğu dosyalarda borcun kaynağı konusunda tanık olarak dosya borçlularının beyanına başvurularak, banka hesaplarındaki hareketlilik sorgulanıp, maliyeden vergi kayıtları getirtilip incelenerek ve şüphelinin senedin düzenlendiği tarihte 150.000,00 TL borç verebilecek maddi durumunun olup olmadığı hususu ile geçim kaynağı hakkında etraftan sorularak kolluk marifetiyle ayrıntılı bir şekilde sosyal ekonomik durum araştırması yapılıp, yine şüphelinin ve müştekinin peyzaj ve meyve fidanı alım-satımı işiyle uğraşıp uğraşmadıkları hususu araştırılarak, şüphelinin savunmasında, borcun kaynağı olarak müştekiye sattığını iddia ettiği 18.750 adet değişik meyvelere ait fidanların yüklenmesi, nakliyesine ilişkin mali belgelerin sunulması istenerek, peyzaj işinde kullanılması mümkün olmayan 18.750 adet değişik meyve fidanlarının nerde ve ne şekilde kullanıldığı ve halen nerede olduğu tespit edilip sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu ... Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 17/03/2016 gün ve 94660652-105-32-12029-2015-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile ...Sulh Ceza Hakimliğinin 27/07/2015 tarihli ve 2015/1622 Değişik İş sayılı Kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22/09//2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.