11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3828 Karar No: 2017/5480 Karar Tarihi: 13.09.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3828 Esas 2017/5480 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğine yönelik karar vermiş ve mahkumiyet verilmiştir. Ancak, sanığın temyiz talebinin haklı görüldüğü belirtilerek karar bozulmuştur. Bozma sebepleri arasında, sanığın zincirleme şekilde sahtecilik suçu işleyip işlemediğinin araştırılması gerektiği ve ertelenen hapis cezasında hak yoksunluğunun uygulanma şekli konusunda hata yapıldığı belirtilmiştir. Hükümde yer alan kanun maddeleri ise şöyledir: CMK 42. madde, 5271 sayılı CMUK'nın 232/6. maddesi, TCK'nın 61. maddesi, TCK'nun 53. maddesinin 3. fıkrası ve aynı maddenin 1. fıkrasının c bendi, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı, ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2017/3828 E. , 2017/5480 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, CMK"nın 42. maddesine göre inceleme mercii Yargıtay"ın ilgili dairesi olduğundan, sanığın ve müdafiinin vaki temyiz ve eski hale getirme talebinin reddine dair Şereflikoçhisar Asliye Ceza Mahkemesinin 02.05.2014 günlü ek kararı hukuken geçersiz olduğundan kaldırılarak, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.02.2007 gün 5/46-39 sayılı kararında da açıklandığı üzere, mahkemece 5271 sayılı CMUK"nın 232/6. maddesi uyarınca başvurulması olanaklı yasa yolunun, süresinin, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi zorunlu olup; hükümde başka suçtan hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunan sanığa Cezaevi idaresi aracılığı ile hükmün temyiz edilebileceği hatırlatılmadığından temyizin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede: Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak: 1-Suça konu sahte sürücü belgelerinin farklı tarihlerde düzenlettirildiğine veya anılan belgelerin farklı yer ve zamanlarda kullanıldığına ilişkin dosya kapsamında bir bilgi bulunmamasına göre; ... ve ... isimli kişilerin gerçek kişi olup olmadığının araştırılması, gerçek kişi olduğunun belirlenmesi halinde adına sahte belge düzenlenen gerçek kişiler yönünden sanığın eyleminin 5237 sayılı Yasanın 43/2. madde kapsamında zincirleme şekilde sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmayacağının tartışılması, aksi halde, biri hayali biri gerçek kişiye ait sahte belgelerin aynı anda ele geçirilmesinden ibaret eylemin, tek suçu oluşturacağı ve belge sayısı ile sanığın kastının yoğunluğu nazara alınarak TCK"nın 61. maddesi uyarınca alt sınır aşılarak ceza tayini gerektiği gözetilmeden, resmi belgede sahtecilik suçundan yazılı şekilde iki suç oluşacağı kabulü ile hükümler kurulması, 2-Hapis cezası ertelendiğinden, 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi alt soyu üzerindeki yetkileri dışında uygulanması gerektiği gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.