18. Ceza Dairesi 2016/7431 E. , 2018/5420 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-) Soruşturma aşamasında şikayetçi olduğunu beyan eden Nihat Hatipoğlu duruşmadan haberdar edilmeden ve kamu davasına katılma olanağı sağlanmadan hüküm kurulmak suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 234, 237 ve 238. maddelerine aykırı davranılması,
2-) Dosya içerisindeki saati belirtilmeden tanzim edilen 11.01.2011 tarihli tutanakta, iddianamede belirtilen tehdit sözlerini söyleyenin diğer sanık ... olduğunun belirtilmiş olması karşısında; aşamalarda sanık ..."un kendilerini tehdit ettiğine yönelik müştekilerin beyanları ile tutanak arasındaki çelişki giderilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-) Müştekilerin soruşturma aşamasında savcı huzurunda alınan beyanlarında diğer sanık ... ile birlikte kontrol için durdurulan araçta bulunan sanık ..."ın trafik ekibine teslim edilmelerinden bir süre sonra yeniden olay mahallinden geçerken müştekilerin yanına gelerek tehdit ettiklerini belirtmiş olmaları karşısında; sanığın eyleminin tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılmadan yetersiz gerekçe ile görevi yaptırmamak için direnme suçundan hüküm kurulması,
4-) Sanığın aşamalardaki savunmaları ve dosya içerisindeki sanık hakkında tanzim edilen doktor raporu karşısında; olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilip sonucuna göre hakaret suçundan TCK"nın 129. maddesinin, görevi yaptırmamak için direnme suçundan TCK"nın 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Kabule göre ise;
1-) Sanığın, görevini yaptırmamak için direnme eylemini, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmesi karşısında, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2) Hakaret suçunda belirlenen cezadan 5237 sayılı TCK"nun 62. maddesi gereğince indirim yapılırken sonuç cezanın 1 yıl 2 ay 17 gün yerine 14 ay 17 gün hapis cezası olarak belirlenmesi,
3) Sanık hakkında aleniyet sebebiyle artırım yapılırken uygulama maddesi olarak TCK"nın 125/4. maddesi yerine aynı Kanunun 124. maddesinin gösterilmesi,
4) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
5-) Sanığın, adli sicil kaydı incelendiğinde atılı suçu işlediği tarih itibari ile 22/10/2001 hüküm tarihli ve 02/04/2002 kesinleşme tarihli 765 sayılı TCK"nın 258/1 ve 647 sayılı Yasanın 6 maddesi gereği erteli adli para cezasına mahkumiyeti bulunduğu fakat 765 sayılı TCK"nın 95/2. maddesinde hükme bağlandığı üzere sanığın hüküm tarihinden itibaren beş sene içinde işlediği başka bir suçtan dolayı evvelce verilen ceza cinsinden bir cezaya yahut hapis veya ağır hapis cezasına mahkum olmadığı ve cezası tecil edilmiş olan mahkumiyeti esasen vaki olmamış sayılacağından ve sanığın suç tarihi itibariyle başkaca bir suç kaydının bulunmaması karşısında, sanığın adli sicil kaydının hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel teşkil etmemesi karşısında, “geçmişi itibariyle kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunmakla yasal imkan bulunmadığından” biçimindeki kanuni olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA,yeniden hüküm kurulurken CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/04/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.