11. Hukuk Dairesi 2016/13966 E. , 2017/6878 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/02/2016 tarih ve 2013/136-2016/70 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 21/11/2017 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ..., davalılar vekili T.Vakıflar Bankası T.A.O vekili Av. Bahar Özensoy ile Milli Savunma Bakanlığı vekili Av. Sema Selçuk dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı Üç-Hak Gıda Ürün. Sar. Tic. Ltd. Şti. ile ticari ilişkisi nedeniyle Milli Savunma Bakanlığına bağlı ...Bakım Okulu Komutanlığı Kantin Başkanlığının keşideci olduğu Vakıfbank Şubesine ait 27/05/2011 vadeli 60.000,00-TL"lik çeki müvekkiline ciro ettiğini, çekin tahsili için başlatılan icra takibinin İcra Hukuk mahkemesince Kantin Başkanlığının tüzel kişiliği olmadığı gerekçesi ile iptal edildiğini, asıl borçlu Üç-Hak şirketi aleyhine faturaya dayalı olarak başlatılan takibin de sonuçsuz kaldığını ve müvekkilinin alacağını tahsil edemediği için zarara uğradığını, Askeri Mevzuat uyarınca ayrı bir tüzel kişiliği bulunmayan askeri kantin başkanlığının bankada çek hesabı açtırması ve çek kullanmasının hukuka aykırı olduğunu, çekte kantin başkanlığı adına imzası bulunan Fikret ...ve ...hakkında görevlerini kötüye kullanmak, emre itaatsizlikte ısrar etmek, resmi belgede sahtecilik yapmak ve zimmet suçları nedeniyle askeri mahkemede ceza davası açılmış olduğunu, usulsüzlüğü meydana getiren askeri personelin Kantin Başkanlığı adına hareket etmiş olması nedeniyle müvekkilinin uğradığı zarardan TBK 66. madde kapsamında Askeri Kantin Başkanlığının bağlı bulunduğu davalı ... Bakanlığının sorumlu olduğunu, ayrıca, bankaların çek karnesi kullandırırken ve çek hesabı açarken özenli olmakla yükümlü olduklarını, davalı bankaca özen gösterilmeksizin hesap açıldığı, imzaların sahte olup olmadığı, kişilerin yetkili olup olmadıklarının yeterince araştırılmadığı, bu nedenle davalı bankanın da müvekkilinin uğradığı zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek, çek bedeli olan 60.000,00 TL"nin davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, devletin kamu çalışanının kusurundan dolayı TBK."nın 66. maddesine göre istihdam eden sıfatıyla sorumlu tutulamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı banka vekili, müvekkili bankanın 5941 sayılı Çek Kanunu hükümleri doğrultusunda tüm yasal yükümlülüklerini yerine getirerek hakkında çek yasağı bulunmayan ...Bakım Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı Kantin İşletmesi adına çek karnesi düzenlediğini ve teslim ettiğini, ticari ilişkiden kaynaklanan zararın Borçlar Kanunu 66. maddesi hükmü gereği müvekkili bankadan tazmininin talep edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili bankanın hiçbir kusuru bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ... kamu tüzel kişisi olup dava konusu çek keşide edenlerin kamu çalışanı olmaları dikkate alındığında çek keşide etmekle kendilerini özel hukuk hükümlerine tabi kılmayacağı, yürütülen hizmetin askerlik ve kamu hizmeti kapsamı dışına çıkmayacağı, esasen memur olan görevlilerin TBK uyarınca istihdam edilen sıfatını taşımayacakları, kaldı ki usulsüz olarak çek tanzimi halinde yetkisiz keşide edilen çek nedeniyle kamu kurumunun borç altına girmeyeceği, davalı banka bakımından ise sadece ciranta aleyhine takip yapılmış olup asıl çek borçlusu keşideciler hakkında herhangi bir takip yapılmadığı, keşideciler hakkında da takip yapılması gerektiği, bu nedenle asıl sorumlular hakkında takiplerin sonuçsuz kalması halinde bankanın borçtan değil ancak oluşan zarardan sorumlu tutulabileceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, süresi içinde ibraz edilmesine rağmen tahsil edilemeyen çek bedelinin tahsili istemine ilişkin olup işbu davada, davalı idareye karşı dava açılmasının nedeni, dava konusu çekleri keşide eden dava dışı kişilerin davalı idare personeli olması ve bu durum karşısında oluştuğu ileri sürülen zarardan, davalı idarenin adam çalıştıran sıfatıyla kusursuz sorumluluk ilkeleri gereğince sorumlu bulunmasıdır. Mahkemece yukarıda yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda, davalılar arasındaki ilişki özel hukuktan kaynaklandığından adli yargı görevli olup, mahkemenin davalı ... yönünden idari yargının görevli olduğuna ilişkin gerekçesi yerinde değildir. Ancak Kantin Heyeti tarafından dava dışı ...ve ...isimli personele çek hesabı açma ve çek defteri kullanma yetkisi verilmediği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK’nın 818/3. maddesi yollamasıyla 678. maddesi (mülga 6762 sayılı TTK"nın 730/3. maddesi yollamasıyla 590. maddesi) uyarınca, temsile yetkili olmadığı halde çeke imzasını koyan kimse, o çekten dolayı bizzat sorumlu olur. Aynı durum yetkisini aşan temsilci için de geçerli bulunmaktadır. O halde, açıklanan hüküm uyarınca temsil yetkisini aşarak davaya konu çekleri keşide edenler, söz konusu çeklerden dolayı bizzat sorumlu olu,p bu çekler nedeniyle davalı idarenin herhangi bir sorumluluğu olmadığı gibi anılan eylemin bir haksız fiil teşkil etmemesi ve davacı ile davalı idare arasında sözleşme ilişkisinin kurulmaması nedenleriyle mülga 818 sayılı BK"nın 55. ve 100. maddeleri uyarınca da davalı idarenin sorumluluğuna gitmek mümkün değildir. Ayrıca somut olayda sadece ciranta aleyhine takip yapılmış olup asıl çek borçlusu keşideciler hakkında takip yapılmadığından ve dava dışı ciranta hakkındaki icra takibi henüz sonuçlanmadığından dava tarihi itibariyle davacının zararı doğmamış olup davalı banka yönünden dava erken açılmıştır. Bu durumda, mahkemenin davalı ... yönünden idari yargının görevli olduğuna ilişkin gerekçesi doğru değilse de; mahkemenin yukarıda açıklanan nedenlerle diğer ret gerekçesi ile davalı bankaya ilişkin ret gerekçesi doğru olup, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları reddedilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, alınmadığı anlaşılan 31,40 TL onama harcı ile 154 TL temyiz başvurma harcının davacıdan alınmasına, 05/12/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞIOY
Somut uyuşmazlıkta,
Davacının aralarındaki ticari ilişki sebebiyle dava dışı ... gıda Ltd. Şti"nin cirosu ile teslim aldığı, davalı bankanın ...şubesine ait 27.05.2011 keşide tarihli 60.000,00 TL bedelli çekin, keşideci kısmında Bakım Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı Kantin Başkanlığı adı yer almakta olup, karşılıksız çıkan çek ...ve ...tarafından imzalanmıştır.
Davalı ... aleyhindeki dava, 6098 sayılı TBK 66 maddesinde düzenlenen Adam Çalıştıranın Sorumluluğu hukuki sebebine dayalı tazminat davasıdır.
Sayın çoğunluğunda kabulünde olduğu üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık özel hukuk ilişkisinden kaynaklandığından uyuşmazlıkta Adli Yargı görevli bulunmaktadır.
6098 sayılı TBK 66 maddesinde "Adam çalıştıranın, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlü olduğu, adam çalıştıranın çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse sorumlu olmayacağı" düzenlenmiştir.
Adam çalıştıranın sorumluluğu, kusursuz sorumluluk türlerinden özen sorumluluğudur. Yasa koyucu, adam çalıştırana genel nitelikte objektif bir özen yükümlülüğü yüklemiştir. Buna göre adam çalıştıran kendine bağımlı olan çalışanları üzerinde işlerini gördükleri sırada üçüncü kişilere zarar vermelerini önleyecek her türlü dikkat ve özeni, denetim ve gözetimi göstermek zorundadır.
Adam çalıştıranın sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olarak kabulünü gerektiren düşünceler, hakkaniyet ve adalet düşünceleridir. Gerçekten başkasının hizmet ediminden yararlanan kimse, onun bu işi ve hizmeti yerine getirirken başkalarına verdiği zararları da üzerine almak zorundadır. Zira başkasını çalıştıran kimse, çalıştırdığı kişinin faaliyetiyle çevredeki üçüncü kişilerin zarara uğrama ihtimalini arttırmış bulunmaktadır. Sonra da çalışan yardımcı kişiler ekonomik açıdan çoğu zaman adam çalıştırana oranla daha zayıf durumdadırlar. (Fikret Eren- Borçlar Hukuku- 15 Baskı sh. 618)
Dosyaya mübrez belgelerden, çeki imzalayan ...ve ..."un Kantin Başkanlığı adına hesap açılması ve işletilmesinden sorumlu bulundukları, davalı banka tarafından alınan çek taahhütnamesinde Bakım Okulu Kantin Başkanlığı adına, adı geçenlerin isim ve imzalarının olduğu Kantin Başkanı ... ile adı geçenlerin çek defteri verilmesi için başvurdukları görülmektedir.
211 sayılı İç Hizmet Kanunu"nun 104 maddesine istinaden kurulan ve işletilen Askeri Kantinlerin işletilmesi ve yönetilmesinde, bu konuda çıkarılan yönetmeliğin 6, 11 ve 32 maddeleri hükümlerine göre Kantin Heyeti yetkilidir. Kantin Heyeti tarafından ...ve ...isimli kantin görevlilerine çek hesabı açma ve çek defteri kullanma yetkisi verilmediğinden adı geçen kişilerin Bakım Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı Kantin Başkanlığı temsilen çek keşide etmeleri geçerli değildir.
Ancak keşidecisinin Milli Savunma Bakanlığına bağlı Kantin Başkanlığı olmasına güvenerek çeki ciro yolu ile devralan davacının, ...ve Tolga Yılmaz"a çek defteri kullanma yetkisi verilmediğini bilmesi mümkün değildir. Davacıya bu nedenle hiçbir kusur izafe edilemez.
TBK 66 maddesinde düzenlenen sorumluluğun niteliği, davalı Bakanlığın kurtuluş kanıtı getirmemesi de dikkate alındığında, davalı Bakanlık, davacının zararından sorumludur.
Davalı Bankanın sorumluluğuna gelince;
Çek tanzim etme yetkileri bulunmayan şahıslara ait çek hesabı açılması, çek defteri düzenlenip teslim edilmesi, Çek Kanununun 2. Maddesine aykırı olup, bankanın uymakla yükümlü olduğu basiret ve özeni göstermemesi nedeniyle banka olayda kusurludur.
Davacının, davalı bankanın kusurlu eylemi nedeni ile çek bedelini keşideci Kantin Başkanlığından tahsil edemediği sabittir.
Çeki imzalayan ...ve ...aleyhinde takip yapılmaması, dava dışı ciranta hakkındaki icra takibinin de henüz sonuçlanmamış olması, çek keşidecisi Kantin Başkanlığından çek bedelini tahsil edemeyen davacının zarara uğradığı gerçeğini değiştirmemektedir.
Diğer taraftan zarar ile tazmini farklı kavramlar olup, doğan bir zararın sonradan tazmin edilmiş yahut edilebilecek nitelikte olması o zararın doğmamış olduğu anlamına gelmemektedir. Bankanın kusuru nedeniyle alacağını artık senetsiz olarak takip etmek durumunda kalan davacının, bu nedenle zarar, uğradığı ve işbu zararın dava sırasında da giderilmediği açıktır.
Dava dışı ciranta aleyhindeki takibin sonuçsuz kalmasından davacının sorumluluğu söz konusu olmadığı gibi davacının kendi fiiliyle zararın artmasına sebebiyet verdiğinin kabulü de mümkün değildir. Davacının bu şekilde ortaya çıkan ve dava tarihi itibariyle gidelmemiş olan zararına davalı bankanın özensizliğinin yol açmış bulunduğu kuşkusuz olup davalı bankanın fiili ile zarar arasında illiyet bağının varlığı izahtan varestedir.
Bu itibarla, davalı banka ileride çekin cirantası ile ...ve Tolga Yılmaz"a rücu hakkı saklı olmak üzere davacının zararını tazmin ile yükümlüdür.
Açıklandığı üzere, davalıların sorumluluğu nedeniyle esasa ilişkin bir karar verilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.