Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: vekili dilekçesinde; 2022 sayılı Kanun gereğince maaş almakta olan davalıya 01.06.2008-31.05.2010 tarihleri arasında yersiz ödenen 4.412,74 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı cevabında, bildirim yükümlülüğüne uyduğunu, idarenin kusurlu olduğunu ve süre geçtikten sonra talepte bulunulduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 4.410,15 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmektedir. 2022 sayılı Kanun ile ilgili en son 02.08.2013 tarihinde 28726 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 6495 sayılı "Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile köklü değişiklikler yapılmıştır. 6495 sayılı Kanun ile 2022 sayılı Kanun gereğince ödenen maaşlarının muhtaçlık sınırlarının asgari ücrete göre belirleneceği açıklanmış, aynı kanun ile 02.08.2013 tarihinden önce yersiz ödeme nedeniyle kendisine borç tahakkuk ettirilen vatandaşların borçlarının silindiği açıklanmıştır. Geçici 3.madde de "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar bu kanun kapsamında yersiz veya fazla ödenmiş aylıklar sebebiyle ilgililer adına çıkarılmış olan borç ve para cezaları ile bunlara ilişkin faizler terkin edilmiş sayılır ve haklarında herhangi bir adli, idari ve icrai takibat yapılmaz" hükmü getirilmiştir. Bu durumda, 02.08.2013 tarihinden önce 2022 sayılı Kanuna göre engelli veya yaşlı maaşlarıyla ilgili yersiz ödeme ya da sehven fazla ödenmiş tutarlar nedeniyle kendisine borç çıkarılmış olan kişilerin bu borçları silinmiştir. Başka bir deyişle, kendisine daha önce borç çıkarılmış kişilerin borçlarının herhangi bir işleme gerek kalmadan kendiliğinden silineceği açıklanmıştır. Mahkemece; yukarıda açıklanan 02.08.2013 tarihinde yürürlüğe giren kanun gereğince inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.