Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2009/1-243
Karar No: 2009/288
Karar Tarihi: 24.06.2007

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2009/1-243 Esas 2009/288 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2009/1-243 E.  ,  2009/288 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Serik 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 30/10/2008
    NUMARASI : 2008/445-2008/592

    Taraflar arasındaki “tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Serik 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 16.10.2007 gün ve 2006/327 E., 2007/450 K.  sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine onanmış, davalı vekilinin karar düzeltme istemi üzerine Yargıtay  1.Hukuk Dairesinin 2.7.2008 gün ve 6343-8342  sayılı ilamı ile; (…Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal  sebebine dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay bozma  ilamında  değinilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmak suretiyle davanın kabulüne ve hükmün onanmasına karar  verildiği anlaşılmaktadır.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden 142 ve 192 parsel sayılı taşınmazların  mirasbırakan  tarafından dava dışı S. D.."e verilen 12.3.1985 tarihli vekalete dayalı olarak 6.3.1987 ve 14.5.1987 tarihli akitlerle  davalıya satış şeklinde  gerçekleştirilen pay temlikinin davacı tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılmak  ve  miras bırakanı zararlandırmak amacıyla  gerçekleştirildiğini ileri sürerek  taşınmazlardaki temlike konu olan paylardan davacının miras payı  oranında iptal ve adına tescili isteği ile eldeki davanın açıldığı  görülmektedir.
    Hemen belirtmek gerekir ki, davacının  miras bırakanının ölüm  tarihine göre  terekesinin Türk Medeni Kanununun 701. ila 703 maddelerinde öngörülen elbirliği mülkiyetine tabi olduğu sabittir.Diğer taraftan davacının dışında  başkaca mirasçıların  bulunduğu da  dosya kapsamından  anlaşılmaktadır.
    Ayrık durumlar dışında mirasçıların birlikte hareket etmek suretiyle tereke adına dava açmaları gerekeceğinde kuşku yoktur. Eldeki davadaki istek vekalet görevinin kötüye  kullanılması hukuksal nedenine dayalı davacının payına yöneliktir. Elbirliği mülkiyetine tabi olan terekede davanın niteliği gözetildiğinde pay  oranında dava açılmasının yasal olduğu  söylenemeyeceği gibi davanın  dinlenilmesine de olanak bulunmamaktadır.
    Diğer taraftan, davalının sahip olduğu davacının murisinden temlik yoluyla intikal etmeyen  payının da kabul kapsamına alınmak suretiyle  karara  dahil edilmiş olması doğru değildir.
    Hemen  vurgulanmalıdır ki, maddi hataya dayalı bozma ilamına uyulmak suretiyle  karar verilmiş olması  davanın tarafları açısından usuli kazanılmış hak doğurmaz. Bir başka ifadeyle maddi hataya dayalı kararın usuli kazanılmış hakkın  istisnasını oluşturacağı tartışmasızdır.O halde davanın  reddinin gerekeceği kuşkusuzdur.
    Anılan bu hususlar  davalının karar düzeltme isteği üzerine bu defa yapılan inceleme sonucu  anlaşıldığından davalının karar düzeltme isteğinin H.U.M.K."nun 440. maddesi hükmü uyarınca kabulü ile Dairenin 31.3.2008 tarih 2008/1347 esas-2008/ 4130 sayılı onama  kararının ortadan kaldırılmasına, davanın  reddine karar verilmek üzere yerel mahkemenin 16.10.2007 tarih, 2006/327 esas-2007/450 sayılı kararının bozulmasına …) karar verilerek  dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    TEMYİZ EDEN: Davalı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Yerel mahkemece, ilk kararın gerekçesinde “vekalet görevinin kötüye kullanılması” hukuki nedenine dayanıldığı halde, bozmadan sonra kararın gerekçesi değiştirilerek “muvazaa" ya dayanılmıştır.
    Bu durumda, Yerel Mahkemece direnme kararı olarak nitelendirilen temyize konu kararın, gerçekte direnme kararı değil, yeni bir hüküm niteliğinde olduğunun kabulü gerekir.
    Kurulan bu yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi görevi Hukuk Genel Kurulu"na değil, Özel Daireye aittir.
    Bu nedenle dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 1.HUKUK DAİRESİNE gönderilmesine, 24.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi