Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18061
Karar No: 2017/8894
Karar Tarihi: 28.11.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18061 Esas 2017/8894 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/18061 E.  ,  2017/8894 K.

    "İçtihat Metni"



    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.07.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, tapu iptali ve tescili talebinin reddine, davacının sözleşme kapsamında bağımsız bölüme ilişkin ödemiş olduğu 185.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yükleniciden tahsili ile davacıya verilmesine, davalı arsa sahiplerine yönelik açılan bedel isteme talebinin pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen 20.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili, duruşmasız temyizi ise davalı arsa sahipleri vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.11.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan bir kısım davalılar vekili geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    KA R A R
    Davacı vekili 03.07.2013 tarihli dilekçesi ile; davacının 22.09.2007 tarihli sözleşmeyle davalı yüklenici şirketten 5102 ada, 3 numaralı parselde yapılacak olan inşaatın 6. normal kat kuzey-doğu-batı cepheli 1 adet 170 m² yapılacak bağımsız bölümü 55.000 Euro sabit bedel ile konut amaçlı satın aldığını, iflasın ertelenmesi süresi içinde kayyım ile 05.02.2010 tarihli ikinci bir satış vaadi sözleşmesi imzalamak zorunda bırakıldığını, ifayı isteyebileceğinin tespitini istemi ile Mahkemesinin 2013/613 E. sayılı dosyasında dava açılmış olduğunu; ayrıca, bir kısım arsa sahibi ve yüklenici tarafından Mahkemesi"nin 2011/902 E. sayılı dosyasında 5795 ada, 3 parselde kayıtlı arsa cinsli taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi davası açıldığını; yükleniciye devredilmesi gereken dairelerin henüz taşınmazın teslimi yapılmadan evvel birçok kişiye arsa payının tapudan satışlarının yapıldığını ileri sürerek satın aldığı 6. kattaki konuta tekabül eden arsa payının tespitiyle tapunun iptaline ve tesciline, mümkün olmazsa şimdilik 10.000,00 TL.nin yargılama sırasında ilk bilirkişi raporunda belirtilen değer üzerinden faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Karar sayılı ilamıyla iflasın ertelenmesine karar verildiğini, sayılı derdest dosyasında 20.03.2014 tarihinde iflasına karar verildiğini, kararın temyiz edildiğini, davacının şirketle aralarında akdedilen sözleşme uyarınca üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, 05.02.2010 tarihli geçerli olan ikinci sözleşme gereğince bakiye satış bedeli 21.000,00 Euro"nun ödenmediğini, sözleşmenin resmi şekle aykırı ve geçersiz olduğunu, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı arsa sahipleri vekilleri, inşaat sözleşmesinin 6/d maddesine göre arsa sahiplerine anahtar teslimi verilmesi gereken bağımsız bölümlerin hala kat irtifakının dahi kurulmadığını, 2011/902 Esas sayılı dosyasında kat irtifakının kurulması ve bundan sonra mesken ruhsatının alınması halinde yükleniciye verilecek bağımsız bölüm söz konusu ise tapuyu vermeye hazır olduklarını, sözleşmenin tarafı olmadıklarını, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, 04.04.2014 tarihinde keşif yapılmış, 26.05.2014 tarihli keşif raporu ve 29.06.2015 tarihli ek rapor alınmış olup, davacının edimlerini yerine getirmiş olmasına karşın davalı/yüklenicinin edimlerini tam olarak yerine getirmemekle birlikte, halen kat irtifakının da kurulmadığı, kurulmasının da yakın zamanda olanaklı görülmediği, dolayısıyla tapu devir ve tescil işlemi için yasal şartların oluşmadığı, davalı arsa sahipleri hakkında da dava açılmış ise de satış sözleşmesinin incelenmesinde şahsi bir satış veya taahhütlerinin bulunmadığı, yüklenici olarak sadece adına imzanın bulunduğunun anlaşılması karşısında davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, davacının tapu iptali ve tescili talebinin reddine, davacının sözleşme kapsamında bağımsız bölüme ilişkin ödemiş olduğu miktar olan 185.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yükleniciden tahsili ile davacıya verilmesine, davalı arsa sahiplerine yönelik açılan bedel isteme talebinin pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili ve davalı arsa sahipleri vekili ayrı ayrı temyiz etmişlerdir.
    Müflisin tasarruf yetkisinin kısıtlanmış olması, müflisin iflas masasına giren mal ve haklarına ilişkin davaları takip etme yetkisini de etkiler. Müflis, iflasın açılması ile hak ehliyetini kaybetmediği gibi, dava ehliyetini de kaybetmez. Ancak, müflisin masa malları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlandığından, masa ile ilgili davalar hakkındaki takip yetkisi müflise değil, iflas idaresine aittir. İflas idaresinin bu takip yetkisini kullanıp kullanmayacağını tespit edebilmek için ilk önce iflas organlarının oluşması gerekir. Bu nedenle, müflisin taraf olduğu hukuk davalarının, iflasın açılması ile belli bir süre için durması İİK’nun 194. maddesinde kabul edilmiştir. Bu durma kararı, ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonraya kadar devam edeceği, ancak bundan sonra duran hukuk davalarına devam edilebileceği yine İİK’nun 194. maddesinde hüküm altına alınmıştır.
    Somut uyuşmazlıkta, davalı yüklenici hakkında verilenMahkemesinin 2012/63 Esas, 2014/80 Karar sayılı ilamı ile 20.03.2014 günü saat 11:10 itibariyle iflasına karar verilmiş olmakla iflas kararının kesinleşip kesinleşmediği ve iflas idaresi tarafından ikinci alacaklılar toplantısı yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, iflas kararı kesinleşmiş ve iflas organları oluşmuş ise iflas idaresinin usulünce davada yer alması sağlanmalı ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmelidir.
    Yukarıda belirtilen ilkeler gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile davanın esası hakkında bir karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    Bozma nedenine göre taraf vekillerinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1480 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    28.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi