11. Hukuk Dairesi 2016/5068 E. , 2017/6867 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 28/01/2016 tarih ve 2013/485-2016/17 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tahditli plaka sınıfına giren “M” plakalı minibüs sahibi olduğunu, ...Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Kurulu tarafından 26/10/2007 tarihinde “M” seri plakalı 14+1 oturma kapasiteli minibüslerin yerine 18+9 yolcu kapasiteli otobüslere geçilme kararı alındığını, bu karar sonrasında müvekkili tarafından yeni araç alınarak davalı kooperatif üyeleri tarafından işletilen halk otobüsleri ile aynı anda toplu taşıma hizmeti vermeye başladıklarını, davalı kooperatif üyeleri ile oluşan uyuşmazlıklar neticesinde müvekkilinin de üyesi olduğu ...Minibüsleri Esnaf Odası ile SS 21 No"lu Özel Halk Otobüsleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi arasında protokoller düzenlendiğini, bu protokoller çerçevesinde müvekkili tarafından 38.100,00 TL bono düzenlenerek davalı ...’a verildiğini ve bono bedelinin ödendiğini, ancak protokollere rağmen davalı kooperatif üyeleri tarafından açılan dava sonucunda Koordinasyon Kurulu kararının ...2. İdare Mahkemesi kararıyla iptal edildiğini, bu durumda protokollerde ön görülen amaçların ortadan kalktığını, protokolün karşı tarafı olan kooperatif ve üyelerinin edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek protokollerin geçersizlik nedeniyle feshine ve 38.100,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacının mensubu olduğu odanın aldığı karar doğrultusunda yaptığı ödemenin sebebi bulunmadığına ilişkin iddiasının dürüstlük kuralına aykırı olduğu, davacının bir yandan otobüs hat plakası edindiği bir yandan da 2008 yılından itibaren 18+1 kapasiteli aracı ile çalıştığı, bu durumda senet düzenleyip ödemeyi kabul eden davacının yaptığı ödemeleri sebepsiz zenginleşmeye dayanarak geri istemesinin hukuken dayanağı bulunmadığı, zira
davacının kendi rızası ile genel kurul kararına katıldığı ve yaptığı ödeme karşılığı otobüs işletme hakkına sahip olduğu, kaldı ki davacının bu otobüs hattını üçüncü kişiye devri halinde de minibüs plakasına göre daha fazla kazanç sağlayacağının ihtimal dahilinde olduğu, davacının ödediği bedelin sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde talep edilemeyeceği, zira ödemenin geçerli bir hukuki sebebe dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, davacı tarafından ... lehine keşide edilen bono için davalılara ödendiği ileri sürülen 38.100,00 TL"nin istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK’nın 1/1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi, kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar, kamu düzenine ilişkindir. Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK"nın 4. maddesi uyarınca Ticaret Kanunu"nda düzenlenmiş olan hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. TTK’nın 5/1 maddesi uyarınca, ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinde görülür. TTK"nın 5/3. maddesi "Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır." hükmünü haizdir.
Somut olayda, kambiyo senedinden kaynaklanan istirdat istemi ticari dava niteliğinde olduğundan, davaya bakmakla ticaret mahkemeleri görevlidir. Dava şartı olan görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re"sen göz önünde bulundurulması gerektiğinden mahkemece işbu davanın mutlak ticari dava olması nedeniyle davaya bakma görevinin ticaret mahkemesine ait olduğu nazara alınmaksızın işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.