
Esas No: 2017/4468
Karar No: 2017/8881
Karar Tarihi: 27.11.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/4468 Esas 2017/8881 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
...
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.09.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı, 122 ada 1 parsel, 133 ada 2 parsel, 107 ada 7 parsel-8 parsel, 117 ada 2 parsel, 103 ada 431 parsel, 106 ada 2 parsel-4 parsel, 103 ada 11 parsel, 103 ada 19, 247, 313, 536 parseller ve 106 ada 1 parsel, 121 ada 15 parsel nolu taşınmazlardaki ortaklığın mümkünse aynen taksim değilse ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Somut olaya gelince; davalılar ... ve ..."in muhdesat iddiasında bulunduğu; ancak, bu durumun bilirkişi raporunda değerlendirilmediği anlaşıldığından, öncelikle muhdesat konusunda ihtilaf olup olmadığının taraflara sorulması, taraflar arasında ihtilafın olmadığı anlaşılırsa bilirkişiye muhdesat oranı kurdurularak bir karar verilmesi, şayet muhdesat konusunda bir ihtilaf var ise muhdesat aidiyetinin tespiti davası açılması için adıgeçen davalılara süre verilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 27.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.