14. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4421 Karar No: 2017/8879 Karar Tarihi: 27.11.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/4421 Esas 2017/8879 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2017/4421 E. , 2017/8879 K.
"İçtihat Metni"
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.06.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, İİK m.121 uyarınca alınan yetkiye göre açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; muhdesat sahibi Yaşar Demir dava konusu taşınmazda hisse sahibi olmayıp, üçüncü şahıstır. Dolayısıyla ortaklığın giderilmesi davasında yukarıda değinilen hususlar doğrultusunda kendisine hisse verilmesi mümkün değildir. Diğer şerh sahibi Murat Kaya"ya ise düzenlenen bilirkişi raporunda muhdesat oranı belirlenmesine rağmen, hükümde bu oran itibariyle değil de ""evlerin bedellerinin"" ödenmesi şeklinde hüküm kurulması doğru değildir. Kabule göre de ölü Murat Kaya adına hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu anlatılan sebeplerle, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 27.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.