11. Hukuk Dairesi 2016/7607 E. , 2017/6856 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 22/12/2015 tarih ve 2014/821-2015/844 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ‘‘Erciyes’’ markasının sahibi olduğunu, müvekkili ile davalı ... ve dava dışı ...arasında 12/07/2010 tarihinde franchise sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin onayı ile 13/07/2010 tarihinde franchise hakkının ... Unlu Mamuller İht. Mad. Turz. Gıda İml. San. ve Tic. Ltd.Şti"ne devredildiğini, dava dışı..."ın hisselerini müvekkilinin onayı ile davalı ..."e devrettiğini, davalı şirketin ürün bedellerini ödemekte geciktiğini ve 171.000,00 TL alacak için 13 adet farklı vadeli çek verdiğini, müvekkilinin çekleri ciro ettiğini, 30/10/2013 tarihli 30.000,00 TL bedelli çekin karşılığının çıkmaması üzerine icra takibi yaptıklarını ancak ödeme yapılmadığını, davalının daha sonra 67.708,49 TL cari hesap bakiyesine ilişkin ödemeyi de yapmadığını, davalı şirkete telafi süresi verildiğini, ama ödeme yapılmadığını, bunun üzerine ihtarname ile franchise sözleşmesinin feshedildiğini, vadesi gelen 30/11/2013 tarihli 10.000,00 TL bedelli çekin karşılıksız çıkması üzerine yapılan icra takibine de ödeme yapılmadığını, davalı ..."in ise sözleşmeden kaynaklı 50.000 USD kefaleti olduğunu ileri sürerek, 238.708,49 TL alacağın icra takiplerindeki temerrüt tarihinden itibaren sözleşmede belirtilen akdi faiz tahakkuk ettirilerek davalı şirketten tamamının; 50.000 USD"ye kadar olan kısmının ise davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkili şirketin ödeme güçlüğü içine düştüğünü, 238.708,49 TL borcu olduğunu, bu borca karşılık 13 adet 171.000,00 TL bedelli çek verildiğini, davacının bu çeklere karşılık gelen alacağını tahsil etmesi gerektiğini, bu kısım yönünden davada hukuki yararın olmadığını, müvekkilinin cari hesaptan borçlu olduğu 67.708,49 TL için davayı kabul ettiklerini, ..."in 50.000 USD"ye kadar kefaletinin TBK m. 583 ve 584 uyarınca geçersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava tarihi itibari ile davacının davalı şirketten 145.708,49 TL alacaklı olduğu, 13 adet çekin borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerektiği, davacı tarafın icra takipleri de itiraza uğramadan kesinleşmiş olduğundan çeklere yönelik olarak yapılan icra takibinin semeresiz kalması üzerine tahsilde tekerrür olmaması kaydı ile temel ilişkiye dayalı dava yoluna başvurulabileceği, sözleşme tarihinde ve devrin yapıldığı tarihte 818 sayılı Borçlar Kanununun yürürlükte olduğu, kefilin sorumluluğunun sözleşme süresi ile geçerli olduğu, şahsi kefalet nedeni ile davalı ..."in davalı şirketin de temsilcisi olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 145.708,49 TL’nin, davalı ..."in sorumlu olduğu 114.080,00 TL için müştereken ve müteselsilen, diğer davalı yönünden ise tamamının tahsiline, fazlaya dair talebin reddine, çeklerin ve sınai ve fikri mülkiyet belge ve materyalinin davacı tarafa iadesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.