16. Hukuk Dairesi 2017/596 E. , 2017/2843 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ... kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, mevki ve yönlerini dava dilekçesinde bildirdiği taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmış, yargılama sırasında tescili istenen taşınmaz bölümünün bir kısmının yolda, bir kısmının ise 636 parsel olarak harman yeri niteliği ile kamu orta malı olarak sınırlandırılan taşınmazda kaldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A1) harfi ile gösterilen 111,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümü ile, 636 (uygulama kadastrosu ile 269 ada ...) parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A2) ve (B) harfleri ile gösterilen 367,92 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ve davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının davacı lehine gerçekleştiği kabul edilerek davanın kabulüne dair yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun olmadığı gibi, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama da hüküm kurmak için yeterli değildir. Davacı 28.02.2011 havale tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde mevki ve yönlerini bildirdiği taşınmazı 1970 yılında dava dışı ... ... satın aldığını ve o tarihten beri aralıksız zilyet olduğunu bildirerek adına tescili istemiyle dava açmış olup yapılan keşif neticesi alınan fen bilirkişi raporuna göre tescili talep edilen taşınmazın (A2) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümlerinin uygulama kadastrosu sonucu 269 ada ... parsel numarasını alan 636 parsel sayılı taşınmaz sınırları içinde kaldığı, 636 parsel sayılı taşınmazın ise ....06.1956 tarihinde harman yeri niteliği ile sınırlandırılarak ... Köyü Tüzel Kişiliği adına tapuya tescil edildiği, buna göre davacının taşınmazı satın aldığını iddia ettiği 1970 yılında taşınmazın tapulu bir taşınmaz olduğu, tapulu taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ne olursa olsun değer ifade etmeyeceği ve tapulu taşınmazlar hakkında açılan tescil davasının dinlenme olanağının bulunmadığı anlaşılmakla bu bölümler yönüyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet bulunmamaktadır. Öte yandan davacının adına tescilini talep ettiği taşınmazın bir bölümünün de fen bilirkişi raporunda (A1) olarak gösterildiği, bu bölümün ise yolda kaldığı anlaşılmaktadır. Bu bölüme yönelik dava, TMK"nın 713/..., 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun ... ve .... maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Böyle bir taşınmazın iktisap edilebilmesi için; öncelikle taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olması, bundan sonra ise 3402 sayılı Yasa"nın ... ve .... maddeleri uyarınca; emek ve masraf sarfı suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmesi ve bu işlemlerin tamamlanmasından sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi zorunludur. Mahkemece, taşınmazın zilyetlikle iktisaba elverişli yerlerden olup olmadığının tespiti bakımından öncesinin niteliği net olarak tespit edilmediği gibi, öncesinin kamu malı niteliğinde yol veya köy boşluğu olup olmadığı hususu üzerinde yeterince durulmamış, hava fotoğrafları dava tarihinden ...-...-... yıl öncesine ait olarak getirtilerek zilyetlik durumu denetlenmemiştir. Bununla birlikte tescili istenen taşınmaz bölümü üzerinde davacı tarafın zilyetliğinin süresi ve sürdürülüş biçimi yönünden yapılan araştırma da hüküm vermek için yetersiz olduğu gibi yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin doğruluğu da üç kişiden oluşan ziraatçi bilirkişi kurulundan alınan rapor değerlendirilmek suretiyle denetlenmemiştir. Eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için, dava tarihinden geriye doğru ...-...-... yıl öncesine ait ... ayrı dönemde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmak suretiyle ... kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılmalı, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, zilyetlikle iktisaba elverişli olup olmadığının, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla hava fotoğraflarına aktarılmalı, ... kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu vasıtasıyla taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı, ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü hususları özellikle irdelenmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de (A1) bölümü yönünden davanın tescil davası olması nedeniyle davalı Hazine ve ... yasal hasım durumunda bulunduğundan yargılama giderinden sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden tüm yargılama giderlerinden davalıların sorumlu tutulması dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden ..."na iadesine, ....04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.