11. Ceza Dairesi 2016/7140 E. , 2017/5423 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
I. Sanık ... hakkında defter ve belgeleri gizleme suçundan verilen hükme yönelik incelemede;
... Güvenlik Koruma ve Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti.’nin kurucu ortağı olan ve şirket ana sözleşmesine göre münferiden 10 yıl süreyle şirketi temsil ve ilzama yetkili kılınan sanığın, 19.04.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan, 20.02.2007 tarihli ortaklar kurulu kararıyla şirket hisselerini ...’a devrederek ortaklıktan ayrıldığı, 31.05.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan 16.04.2007 tarihli kararla ...’ın, 10 yıl için şirket müdürlüğüne atanmasına karar verildiği ve 18.09.2008 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan 10.08.2007 tarihli kararla şirket müdürü olan sanık ...’ın müdürlüğünün iptal edildiği, 2005 yılına ait defter ve belgelerin ibrazının istendiği 13.10.2010 tarihi itibariyle sanığın sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
II. Sanık ... hakkında sahte fatura kullanma suçundan verilen hükme yönelik incelemede;
1- Sanığa atılı suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle tarh dosyası ve harici doneler üzerinden inceleme yapıldığından sahte olarak kullanıldığı belirtilen faturaların dosya içerisinde bulundurulmadığının, vergi tekniği raporunda, mükellef şirketin Ba formunda, haklarında sahte fatura düzenleme suçundan vergi tekniği raporu hazırlanan şirketlerden 23 adet belge karşılığı 211.665 lira tutarında mal ve hizmet aldığına yönelik bildirimde bulunduğu tespitine yer verildiğinin anlaşılması karşısında, fatura ayrıntılarının Vergi Dairesi"nden sorularak kanaat oluşturacak sayıda fatura aslı ya da onaylı suretinin istenmesi, en son fatura tarihi saptanıp, maddi gerçeğin, lehe yasanın ve davazamanaşımı süresinin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi, faturaların incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, denetime olanak verecek sayıda dosya içinde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi, suça konu faturaların, gerçek alım-satım karşılığı düzenlenip düzenlenmediğinin belirlenmesi bakımından, mal ve para akışını gösteren taşıma ve sevk irsaliyeleri, teslim-tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan banka hesapları ve kasa mevcudu ile uyumlu geçerli belgeler olup olmadığı ve faturaları düzenleyen ... Gıda Deri Ürün ve Rek.Hiz. Ltd. Şti,... Reklam Ltd. Şti, As Reklam Ltd. Şti ve ... Tekstil Ltd. Şti. hakkında düzenlenen raporlar, açılmışsa dava dosyaları getirilip incelenerek özeti duruşma tutanağına geçirilip bu dosyayı ilgilendiren delillerin onaylı örnekleri dosyaya aktarılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
2-Kabule göre;
a) Sahte fatura kullanma suçundan dava açıldığı ve hükmün gerekçe bölümünde bu suçun oluştuğu belirtildiği halde, hüküm fıkrasında sahte fatura düzenleme suçundan cezalandırıldığından bahsedilmek suretiyle karışıklığa neden olunması,
b) Aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura kullanmak eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında TCK"nın 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
c) 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.