20. Hukuk Dairesi 2016/4077 E. , 2017/8427 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, 16/06/2011 havale tarihli dilekçesi ile; ... köyünde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında orman alanlarının kısmî ilâna çıkartıldığını, ... köyü sınırları içinde bulunan, 107 ada 1 sayılı orman parselinin bitişiğinde yer alan 1559 ve 1564 numaralı OS noktalarının güney istikametindeki sahanın orman sınırı dışında bırakıldığı iddiasıyla bu taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir.
Arazi kadastrosu sırasında dava konusu yerler 213 ada 5 ve 10 parsel sayılı sırasıyla 3569,23 m2 ve 6944,16 m2 yüzölçümü ile vasıf ve malik haneleri boş bırakılarak davalı olarak tespit edilmiş ve mahkemeye gönderilmiştir.
Mahkemece, tutanak zilyetleri davaya dahil edilerek yapılan yargılama sonucunda: davanın reddine, 213 ada 5 sayılı parselin fındık bahçesi vasfıyla ... adına, 213 ada 10 sayılı parselin fındık bahçesi vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili ve davalı Hazine vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2015/4346/2698 E. K sayılı kararıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle: "Mahkemece, çekişmeli taşınmazların eski tarihli memleket haritasında açık alanda kaldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, orman bilirkişi kurulu raporunda çekişmeli 213 ada 5 parsel üzerinde meşe, doğu gürgeni, kayacık, akağaç ve sarıçam türü ağaçlar bulunduğu, 1971 yılı memleket haritasında beyaza boyalı alanda olduğu ancak 1969 yılı hava fotoğrafında orman alanı olduğu ve taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu bildirilmiş, iade kararımız üzerine alınan ek raporda ise taşınmazların birbirine bitişik ve aynı nitelikte olduğu, üzerlerinde ince ve sık tepeli meşe baltalığı ile normal (0,7-1,0) kapalılıkta (b) ve (c) çağlarında sarıçam ve doğu gürgeni ağaçlarının bulunduğu bildirilmiş ve ayrıca çekişmeli taşınmazların da aplikasyon yapılan hava fotoğrafında koyu alanda kaldığı anlaşılmaktadır.
Mahkeme gerekçesinde, taşınmazların memleket haritasında açıkta alanda olduğu belirtilmiş ise de, memleket haritaları, hava fotoğrafları esas alınarak düzenlenmekte olup, 1971 yılı memleket haritasının dayanağı olan 1969 yılı hava fotoğrafında çekişmeli taşınmazların koyu alanda kaldığı ve aynı zamanda da eylemli orman olduğu anlaşıldığından, mahkemece, Orman Yönetiminin davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. " hususlarına değinilmiştir.
Mahkmece bozma ilmaın uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kabulü ile çekişmeli 213 ada 5 ve 10 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptaliile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosu ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 18/05/2011 - 16/06/2011 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu ve 18/11/2011 - 19/12/201 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastro çalışmaları vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 26/10/2017 gününde oy birliği ile karar
verildi.