20. Hukuk Dairesi 2016/4081 E. , 2017/8423 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, 02/03/2011 havale tarihli dilekçesi ile; ... köyünde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında orman alanlarının kısmî ilâna çıkartıldığını, ... köyü sınırları içinde bulunan, 101 ada 1 orman parselinin 1-10 numaralı OS noktalarının güney ve güneydoğu istikametindeki, 29-34 numaralı OS noktalarının güney istikametindeki, 79-81 numaralı OS noktalarının güney istikametindeki, 117-118 numaralı OS noktalarının güney doğu istikametindeki 163-168 numaralı OS noktalarının doğu ve kuzeydoğu istikametindeki, 189-192 numaralı OS noktalarının kuzey istikametindeki, 283-289 numaralı OS noktalarını çevreleyen poligon içinde kalan ve 219-220 numaralı OS noktalarının batı istikametindeki sahaların orman sınırı dışında bırakıldığı iddiasıyla bu taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir.
Hazine 13/06/2011 havale tarihli dilekçesi ile dava konusu taşınmazın Devletin mülkiyetindeki taşınmazlardan olduğu iddiasıyla Hazine adına tescilini talep etmiştir.
Mahkemece, dilekçede belirtilen herbir OS noktası yönünden ayırma kararı verilmiş ve eldeki davaya ise 189-192 numaralı OS noktaları yönünden devam edilmiştir. Arazi kadastrosu sırasında 156 ada 1 sayılı parsel sayılı 25.501,64 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, vasıf ve malik hanesi boş bırakılıp, davalı olarak tespit edilmiş ve mahkemeye gönderilmiştir.
Mahkemece, tutanak zilyedi davaya dahil edilerek yapılan yargılama sonucunda: kısmî davanın kabulüne, 156 ada 1 parselin, fen bilirkişilerce hazırlanan ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 523,80 m2 kısmının kadastro tespitinin iptaline orman vasfı ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 24.977,84 m2"lik kısmın, tutanağın yüzölçüm kısmı 24.977,84 m2 olarak düzeltilerek bahçe vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili ve davalı Hazine vekili tarafından taşınmazın (B) harfli kısmına yönelik olarak temyizi üzerine Dairenin 23/02/2015 gün ve 2015/863 E. - 844 K. sayılı kararıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "Mahkemece her ne kadar dava konusu edilen yerin, çekişmeli 156 ada 1 sayılı parselin (A) harfli bölümü olduğu belirlenerek bu bölümün orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesi ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline, (B) harfli bölümünün ise dava konusu olmadığı belirlenerek davalı gerçek kişiler adına tesciline karar verilmiş ise de ulaşılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir.
Şöyle ki; somut uyuşmazlıkta; çekişmeli taşınmazların malik hanesi açık olup, mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 30/2 maddesi uyarınca gerçek hak sahibi re"sen belirlenecek, davada taraf olmayanlar adına dahi tescile karar verilebilecektir. Dava konusu taşınmazın kadastro tesbit tutanağının malik hanesinin 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca gerçek hak sahibinin belirlenerek doldurulmak üzere mahkemeye aktarıldığından parselin tamamının davalı olduğu gözetilmeden bir bölümü hakkında araştırma yapılarak tescil hükmü kurulması, bir kısmı hakkında da araştırma yapılmaksızın tutanağın edinme nedeninde ismi geçen kişi adına tesciline karar verilmesi doğru değildir" husularına değinilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucu: Kısmi davanın reddine, fen bilirkişisin hazırladığı rapora ekli krokide (B) harfiyle gösterilen ... ili ... ilçesi ... köyü 156 ada 1 nolu parsel içerisinde kalan 24.977,84 m2 lik alana ilişkin kadastro tutanağının yüzölçümü kısmı 24.977,84 m2 olacak şekilde düzeltilerek ... adına çay bahçesi vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 01/02/2011 - 02/03/2011 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu vardır.
Mahkemece verilen karar usul ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki, orman bilirkişi,1969 tarihli hava fotoğrafı ve 1971 tarihli memleket haritasına dayalı yaptığı incelemede taşınmazın (B1) harfi ile gösterilen kısmının orman sayılan yerlerden olduğu, (B2) harfi ile gösterilen bölümünün ise orman sayılmayan yerlerden olduğunu, (B1) bölümü üzerinde kısmen yaşlı çay bahçesi, kısmen de yaşlı fındık ocakları bulunduğunu, kısmen de sebze tarımı yapıldığını, (B2) bölümü üzerinde ise kendiliğinden yetişen yaşlı kestane, gürgen, kızılağaç bitkileri ile orman sarmaşığı, eğrelti, böğürtlen, orman gülü bulunduğunu belirtmiş, fen bilirkişisi ise taşınmazın krokide (B1) ile gösterilen 21691,42 m2 lik kısmının orman sayılan yerlerden olduğu, (B2) ile gösterilen 3286,42 m2 lik kısmının ise tarım arazisi olduğunu belirtmiştir. Dosyada ziraatçi bilirkişi ... tarafından düzenlenen iki farklı rapor bulunmakta olup, ziraat bilirkişisi 28/07/2015 tarihli raporunda 156 ada 1-B olarak gösterilen 24,977,84 m2 lik taşınmaz üzerinde çay yetiştiriciliği yapıldığı ayrıca fındık ve çeşitli meyve ağaçları bulunduğunu, tarım arazisi olduğunu belirtmiş, 19/10/2015 tarihli raporunda ise taşınmazın 21.1691,42 m2 olan (B1) bölümünün tarım arazisi, 3286,42 m2 olan (B2) bölümünün ise tipik orman yapısında olup, tarım arazisi olmadığını belirtmiştir. Mahkemece ise 28/07/2015 tarihli zirai bilirkişi raporu hükme esas alınarak çekişmeli 156 ada 1 parselin (B) bölümünün tamamının tarım arazisi olduğu gerekçesiyle davalı kişi adına tesciline karar verilmiştir. Aynı zirai bilirkişi tarafından düzenlenen raporlar kendi içinde çelişkili olup, hükme esas alınan zirai bilirkişi raporunun taşınmazın fiili durumunu yansıtmadığı ve orman ve fen bilirkişi raporlarıyla da çeliştiği açıktır. Çelişkili bilirkişi raporlarına dayanılarak hüküm kurulamaz.
Bu nedenle mahkemece, çekişmeli 156 ada 1 parselin (B) harfli bölümüne yönelik olarak, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir uzman orman yüksek mühendisi veya mühendisi, bir ziraaat mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer
kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ve çekişmeli 156 ada 1 parselin (A) harfli bölümünün mahkemenin ilk hükmü ile orman vasfıyla hazine adına tesciline karar verildiği ve taraflarca temyiz edilmemesi üzerine bu bölüme ilişkin hükmün kesinleştiği de dikkate alınarak, (B) harfli bölümü içinde orman sayılan yer ile orman sayılmayan yerlerin ayrı ayrı belirlendiği,yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı,
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, çekişmeli 156 ada 1 parselin (B) harfli bölümü içinde orman sayılan yerlerden olmadığı belirlenen kısım yönünden, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerektiğinden, bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar gerçek kişi yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, tescile karar verilecek gerçek kişi yanında, (murisler) yönünden de aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tesbit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre infazı kabil bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.