Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5025 Esas 2019/7406 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5025
Karar No: 2019/7406
Karar Tarihi: 03.12.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5025 Esas 2019/7406 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından temyiz edilen bir kararın incelenmesi sonucu, sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğuna hükmedilmiştir. Dosyada yer alan diğer delillerin yeterli olduğu belirtilerek, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunun belgelendiği tutanakların ayrıntılarının beklendiği kararda ifade edilmiştir. Usuli işlemler ve delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmalara yer verildiği ve vicdani kanının kesin ve tutarlı olduğu belirtilerek, sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinin reddedilmesine karar verilmiştir. Ancak, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği halde CMK’nın 58/9. maddesi uyarınca böyle bir karar verilmemesi nedeniyle hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri olarak TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6 ve 63. maddeleri sayılabilir.
16. Ceza Dairesi         2019/5025 E.  ,  2019/7406 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.07.2018 tarih ve
    2017/24 – 2018/426 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6 ve 63. maddeleri uyarınca
    mahkûmiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Tüm dosya kapsamı gözetilerek diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
    Terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında CMK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun CMK’nın 303/1-c. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükümden "delaletiyle TCK’nın 58/6. maddesi" ibaresinin çıkarılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.