12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/20328 Karar No: 2012/37815
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/20328 Esas 2012/37815 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/20328 E. , 2012/37815 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Alaşehir İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 16/04/2012 NUMARASI : 2011/153-2012/48
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :İİK.nun 82/12. maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez. Somut olayda, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulan taşınmazın borçlular N.S.ve B. S.adlarına hisseli olarak kayıtlı olup, tapu kaydında A. i. İ.Mah..ada . parselde kayıtlı arsa vasfında olduğu görülmektedir. Mahkeme kararına dayanak yapılan bilirkişi raporunda; 671 parseldeki meskenin değerinin arsası ile birlikte ayrı ayrı 60.000,00 TL olduğu ve borçluların haline münasip olduğu, borçluların haline münasip meskeni ayrı ayrı 60.000,00 TL"ye satın alabilekleri belirtilmiştir. Rapor bu hali ile Yargıtay denetimine elverişli değildir. Çünkü, asıl olan borcun ödenmesi olup, borçlunun mutlaka meskeniyet şikayetinde bulunduğu ilçenin aynı mahallesinde meskeninin bulunması zorunlu değildir. Bu nedenle borçlunun daha mütevazi niteliklere sahip yerlerde daha küçük haline münasip meskeni edinebileceği miktarın da belirlenmemesi doğru görülmemiştir. Diğer taraftan, şikayete konu taşınmazın imar durumu dikkate alınmak suretiyle arsa ve üzerindeki yapının değerleri ayrı ayrı hesaplanarak her iki borçlunun hissesine isabet edecek miktarın belirlenmesi gerekirken, iki katlı binanın fiili kullanım durumları dikkete alınarak ve hangi ölçütlere gore değer tespit edildiği belirtilmeyen bilirkişi raporuna itibar edilmesi de isabetsiz olmuştur.O halde icra mahkemesince, bilirkişiden ek rapor alınarak borçlunun ikamet ettiği yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değer ile şikayete konu taşınmazın değeri yukarıda belirtilen şekilde saptanmalı; bu tespitlerden sonra borçlunun alabileceği evin değeri, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip evi alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile ve yetersiz rapora dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsi zdir . SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.