4. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2704 Karar No: 2014/7739 Karar Tarihi: 14.05.2014
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/2704 Esas 2014/7739 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2014/2704 E. , 2014/7739 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 11/10/2013 NUMARASI : 2012/927-2013/474
Davacı T.. T.. vekili Avukat Z.. Y. Ş. tarafından, davalı K.. T.. aleyhine 03/10/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın husumetten reddine dair verilen 11/10/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, tarafların İzmir Fen Lisesi"nde fizik öğretmeni olduklarını, davalının zümre toplantısında kendisine “zaten bir iş beceremiyorsun, defol git, zaten okulu karıştırıyorsun, s... ol git, o... karı” demek suretiyle hakaret ederek kişilik haklarını ihlal etmesi nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davanın Milli Eğitim Bakanlığı"na karşı açılması gerektiği; davalıya husumet yöneltilemeyeceği gerekçe gösterilerek, yazılı şekilde karar verilmiştir. Anayasa m. 129/5’de, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlardan doğan tazminat davalarının, ancak idare aleyhine açılabileceği benimsenmiştir. Ne var ki, bu kural mutlak olmayıp; idari yetkilerin kullanılma alanı ile, eş anlatımla, idari işlem ve eylem niteliğini yitirmemiş davranışlar ile sınırlıdır. Özellikle, haksız eylemlerde (fiili yol); kamu görevlisinin, Anayasa’nın bu güvencesinden yararlanma olanağı bulunmamaktadır. Somut olayda, davalının hakaret ettiği ileri sürülmüştür. Kamu görevlilerinin hakaret etmeleri açıkca kişisel kusur oluşturur ve hiç bir biçimde görev ile ilişkilendirilemez. Bu sava dayanan davaların, Anayasa m.129/5 kapsamında değerlendirilmesi de mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle, davalıya husumet yöneltilebileceği benimsenmeli ve işin esası incelenmelidir. Şu durumda, işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Hüküm, açıklanan nedenlerle yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. -SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/05/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. 14/05/2014