2. Ceza Dairesi Esas No: 2014/36183 Karar No: 2017/6207 Karar Tarihi: 29.05.2017
Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/36183 Esas 2017/6207 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2014/36183 E. , 2017/6207 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1- Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun"un Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 2- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 3- Sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında, hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde; Suça sürüklenen çocuk hakkında düzenlenen 04.10.2013 tarihli iddianamede, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi uyarınca cezalandırılması talep edildiğinden, tebliğnamedeki, suça sürüklenen çocuk hakkında TCK"nın 141/1. maddesinden dava açıldığı halde ek savunma hakkı tanınmadan aynı Kanun"un 142/1-b maddesi uyarınca hüküm kurulduğundan bahisle bozma isteyen 2 no"lu düşüncesine iştirak edilmemiş, sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Soruşturma aşamasındaki 30.09.2013 tarihli ifadesinde suç saatini 07.00-08.00 arası olarak belirten suça sürüklenen çocuk ... 30.01.2014 tarihli oturumdaki savunmasında, suç saatini 03.00-03.30 arası olarak belirtmiş ve mahkemece suça sürüklenen çocuğun kovuşturma aşamasındaki savunması nazara alınarak suçun gece vakti işlendiği kabul edilmişse de; dosya içerisinde bulunan ve kollukça olay anına ilişkin olduğu tespit edilen işyeri güvenlik kamerası kayıtlarının izlendiği 03.09.2013 günlü kolluk tutanağında, eylemin saat 05.23"te gerçekleştirildiğinin belirtilmesi ve sanık ..."ın da savunmasında suçu saat 05.20 sıralarında işlediklerini beyan etmesi karşısında; UYAP"tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre suç tarihi olan 26/08/2013 tarihinde yaz saati uygulamasına göre güneşin doğuş saatinin 05.58 olduğu, gece sayılan zaman diliminin ise saat 04.58"de sona erdiği dikkate alındığında, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık suçunun sanık ve suça sürüklenen çocuk lehine gündüz sayılan zaman dilimi içerisinde işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı TCK"nın 143/1. maddesi uyarınca arttırım yapılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.