11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4974 Karar No: 2017/6810 Karar Tarihi: 04.12.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/4974 Esas 2017/6810 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/4974 E. , 2017/6810 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 27/01/2015 tarih ve 2014/90-2015/14 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin 2011/45861 sayılı “ALBADEM” ibaresini marka olarak tescil ettirmek amacıyla ...’ye başvurduğunu, davalı şirketin “BADEM” ibareli markalarını itirazına dayanak göstererek itiraz ettiğini, davalı şirketin itirazının Markalar Dairesi tarafından reddedildiğini, ancak davalı şirketin bu karara yönelik itirazının ... YİDK tarafından kısmen kabulüne karar verildiğini ve müvekkili başvurusunun bazı sınıflarda kısmen reddedildiğini, “badem” ibaresinin davalı şirketin tekeline bırakılması anlamında olan YİDK kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ... YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; YİDK kararının hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı şirket vekili; müvekkilinin “BADEM” ibareli markaları ile davacının başvurusunun benzer olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı başvurusu ile davalı şirketin “BADEM” ibareli markasının birbirlerinin farklı versiyonları, alternatifleri, serileri şeklinde veyahut en azından birbirleri arasında bir idari-ekonomik ilişkinin var olduğu şeklinde bir algının ortaya çıkacağı, sonuç olarak taraf markalarının uyuşmazlık konusu emtialar yönünden ortalama tüketici nezdinde iltibasa sebebiyet verebilecek düzeyde benzer oldukları, bu emtialar yönünden dava konusu YİDK kararının isabetli olduğu ve iptal koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 04/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.