Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve suç üstlenme suçuna azmettirme suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 2-Suç üstlenme suçuna azmettirme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Meydana gelen olayda her ne kadar sanık ..."ün, temyize gelmeyen sanık ..."u suç üstlenmeye azmettirmek suçundan mahkumiyetine dair hüküm tesis edilmiş ise de, olay akabinde soruşturma aşamasında her iki sanığın da ifadelerinde, aracı sanık ..."in kullandığını beyan ettikleri, kovuşturma aşamasında da aynı mahiyette savunma yaptıkları, ancak olay sonrası sanık ..."nın, sanık ..."i suç üstlenmesi konusunda azmettirdiğine dair açık bir tespitin bulunmadığı ve buna ilişkin dosya kapsamında sanığın mahkumiyetine yeterli delilin de varolmadığı göz önüne alınarak, sanığın, üzerine atılı unsurları oluşmayan “suç üstlenmeye azmettirme” suçundan beraati yerine yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.