2. Ceza Dairesi Esas No: 2014/37218 Karar No: 2017/6169 Karar Tarihi: 29.05.2017
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını bozma - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/37218 Esas 2017/6169 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2014/37218 E. , 2017/6169 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde; Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. maddede, Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından verilenler hariç olmak üzere sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dahil adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerine karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı öngörülmekle, hüküm tarihine göre temyizi mümkün olmadığından, sanığın temyiz isteminin 1412 sayılı Kanun’un 317.maddesi uyarınca REDDİNE, 2-Sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine gelince; TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Ancak; 1- İddianamenin sevk maddeleri arasında 5237 sayılı TCK"nın 119/1-c maddesinin yer almadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden TCK"nın 119/1-c maddesi uygulanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Oluşa ve dosya içeriğine göre sanığın katılana yönelik hırsızlık suçuna temyiz dışı sanık ... ve yaş küçüklüğü sebebiyle hakkında ayrı yargılama yürütülen suça sürüklenen çocuk... ile birlikte önceden verdikleri karar doğrultusunda gözcülük yapmak suretiyle doğrudan katıldığı gözetilerek 5237 sayılı TCK’nın 37/1. maddesi uyarınca hüküm kurulması gerekirken aynı Kanun’un 39/2. maddesi ile uygulama yapılması, 3- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğu, ancak herhangi bir zararın doğmadığı veya zarar doğurmaya elverişli bulunmayan suçlar yönünden bu koşulun aranmayacağı, hırsızlık suçunun teşebbüs aşamasında kalmasından dolayı bir zarar doğmadığı ve konut dokunulmazlığını bozma suçunun da zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı, adli sicil kaydına göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına yasal olarak engel teşkil eden sabıkası bulunmayan sanık hakkında, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen sanığın ‘‘kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması’’koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, ‘‘Sanıkların katılana verdikleri zararı tamamen karşılamamaları nedeniyle haklarında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi hükmünün uygulanmasına yer olmadığına...’’ biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 4- Adli emanetin 2012/3671 sırasına kayıtlı olan eşya hakkında bir karar verilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkı gözetilerek hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.