
Esas No: 2015/641
Karar No: 2015/7801
Karar Tarihi: 30.11.2015
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/641 Esas 2015/7801 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin enerji ihtiyacını karşılamak için taraflar arasında 20.11.2003 tarihinde ""Tip Sistem Kullanım Anlaşması" yaptıklarını, anlaşmanın 04.07.2012 tarihinde revize edildiğini, anlaşmanın 10. maddesinde cezai şartların düzenlendiğini, anlaşma hükümlerinin ihlâli halinde davalının uyarması gerektiğini, davalının hiç bir uyarı yapmadan Aralık 2009-Temmuz 2012 tarihleri arasında aylık periyotlarla 29.04.2013 tarihli 28 adet ceza faturalarını düzenleyip gönderdiğini, müvekkilinin faturaların bedeli olan 166.640,88 TL ve gecikme ceza bedeli olan 4.485,32 TL olmak üzere toplam 171.126,20 TL"yi 25.06.2013 tarihinde .... kanalıyla ihtirazı kayıtla ödediğini, davalının bu suretle ceza faturası düzenlemesinin Elektrik Piyasası İletim ve Dağıtım sistemlerine bağlantı ve sistem kullanımı hakkında tebliğin 5. maddesine de aykırı olduğunu ileri sürerek, fatura bedeli 166.640,88 TL, gecikme ceza bedeli 4.485,32 TL olmak üzere toplam 171.126,20 TL"nin ödeme tarihi olan 25.06.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında 20.11.2003 tarihli sistem kullanım anlaşması yapıldığını, daha sonra anlaşmaların 04.07.2012 ve 04.10.2013 tarihinde revize edildiğini, davaya konu edilen ceza faturaları ile ilgili olarak sistem kullanım anlaşmasının cezai şartlar başlıklı maddesi uyarınca işlem yapıldığını, dava konusu ihlâlin dayanağı olan reaktif enerjinin şebekeye zarar verdiğini, ceza faturası düzenlemenin sözleşmeye, hukuka ve mevzuata uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında akdedilen ""Sistem Kullanım Anlaşmasının 10. maddesinde kullanıcı olan davacının anlaşma hükümlerini ihlâl etmesi durumunda öncelikle davalı tarafından uyarıda bulunulup süre verilmesi gerektiği, ceza faturasında belirtilen endüktif reaktif kapasite aşımı diye tanımlanan ihlâlin bu anlaşma kapsamındaki ihlâl olduğunun belirtildiği, sözleşmenin bu maddesi gereğince davacı tarafça uyarı yapılması ve ihlâlin ortadan kaldırılması için süre verilmesinin ön şart olduğu, davalı yanca bu şartlara uyulmadığı, davaya konu ceza faturası düzenlemesinin şartlarının oluşmadığı, davacı tarafın bu fatura nedeniyle ihtirazi kayıtla yaptığı ödemenin istirdadını istemekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 171.126,20 TL"nin ödeme tarihi olan 25.06.2013 tarihinden itibaren avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava konusu edilen faturaların Aralık 2009-Temmuz 2012 dönemine ilişkin olması nedeniyle, somut uyuşmazlıkta uygulanması gereken, taraflar arasındaki 20.11.2003 tarihli sistem kullanım anlaşmasının cezai şartlar kısmını düzenleyen 10. maddesi, "Kullanıcının ilgili mevzuat, taraflar arasında imzalanan Bağlantı Anlaşması ve bu Anlaşma hükümlerinin herhangi birini ihlâl etmesi, söz konusu ihlâli ...."ın uyarısına rağmen uyarıda belirtilen süre içinde sona erdirmemesi durumunda ...., aşağıda belirlenen cezai şartları uygulayacaktır. ...."ın uğradığı zararlar ayrıca tazmin edilecektir." hükmünü içermektedir. Hangi ihlâlin hangi cezayı gerektireceği ve hesap şekli, bu 10. madde hükmü sonrasında tablo halinde sıralanmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu ihlâl, bu tabloda, "İletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin İletim Sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin/verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması" olarak tanımlanmış olup, tabloda bu ihlâlin karşısında, " kullanıcının o ayki sistem kullanım fiyatına göre hesaplanan bedelin %50"si oranında ceza uygulanır. Ceza 00.00-24.00 saatleri arasında bir defadan fazla uygulanmayacaktır. " şeklinde ceza yaptırımına yer verilmiştir.
Taraflar arasındaki 20.11.2003 tarihli sözleşmede kararlaştırıldığı üzere, kullanıcı davacı tarafından iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekeceği endüktif reaktif enerjinin/vereceği kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması durumunda, davalı ....tarafından uyarıda bulunulması, uyarıya verilen süreye rağmen ihlâlin sona erdirilmemesi durumunda ikinci bir uyarı yapılmasına ve süre verilmesine gerek kalmaksızın cezai şartın uygulanması gerekmektedir.
Somut olayda, davalı ... tarafından ilk ihlâlin gerçekleşmesi durumunda, sözleşmeye uygun bir uyarının yapıldığı yönünde herhangi bir savunma ileri sürülmemiştir.
Öte yandan, gerekçeli karar başlığında, 25.09.2013 olan dava tarihinin, 16.09.2014 olarak yazılmış olması, HMK"nın 304. maddesi uyarınca tarafların başvurusu üzerine veya re"sen düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Bu açıklamalara ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.