11. Hukuk Dairesi 2016/4209 E. , 2017/6796 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/01/2016 tarih ve 2015/520-2016/39 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... Bank vekili, ihbar olunan ... ve ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, alacağı temlik eden ... ... tarafından davalı bankaya farklı tarihlerde 4.000 TL ve 14.060 TL yatırdığını, davalı ... A.Ş"ye el konulduğu, akabinde ... güvencesi kapsamında olmadığı gerekçesi ile müvekkilin parasının ödenmediğini, ... Şubesi personeli müvekkilini daha kârlı bir hesap olan ... hesaba yönlendirdikleri, davalı banka adı geçen kıyı bankasının ismini kullanarak yurtiçi bankaların vermedikleri yüksek oranda faiz vermeyi taahhüt ettiğini, daha sonra bahse konu bankanın bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılarak davalı ... Bank ile birleştirildiğini, ... bankası ile hiçbir bilgisi bulunmayan müvekkilin parasının davalı banka yöneticilerinin hileli davranış ve yönlendirmeleri ile bankalara olan güvenin kötüye kullanılması sonucu, sigorta kapsamı dışında bulunan bir ... bankasına yatırıldığını, ... Ltd. adres olarak gösterdiği ... yerde böyle bir şirketin bulunmadığı, görünüşte paravan bankaya havale edildiği görüntüsü verilerek, paranın ... ... ait şirketlere aktarılmış olduğunu, ... A.Ş"nin sebepsiz zenginleştiğini belirterek yatırmış olduğu paraların yatırdığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre ve husumet nedeniyle reddine neticede haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Feri müdahil ... vekili, davalıya benzer savunmalarda bulunarak davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
Feri müdahil ... vekili, davanın ..."ye devrolunan bankaların ... hesapları nedeniyle zarara uğrayan mudilerin açmış olduğu tazminat davası olduğunu, bu davalarda ... borcu üstlendiğini açıkça beyan ettiğinden hükümlerin borcu üstlenen sıfatıyla ... aleyhine kurulduğunu, uyuşmazlığın asıl muhatabı olan ..."e aleyhine açılması gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davacının yatırmış olduğu mevduat alacağının davalı banka tarafından ... grubuna ait şirketlere usulsüz kredi olarak verilmek suretiyle tüketildiği, alacağın ... ... ... Bank Ltd."den tahsil edilmesinin mümkün olmadığı, uyuşmazlığın havale görünümlü mevduat toplamak olarak değerlendirilmesi gerektiği, ... A.Ş"nin ... ... Bank Ltd adlı bankanın paravan bir banka olduğunu bildiği, buna rağmen bu banka adına mevduat toplamak suretiyle davacının zararına sebep olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı ... Bank vekili, İhbar olunan ... ve ... vekili temyiz etmiştir
1- İhbar olunan ..."a karşı husumet yöneltilerek açılan bir dava bulunmadığı gibi, mahkemece verilen kararda da ihbar olunan sıfatı ile karar başlığında gösterilmiş olup, ihbar olunanlar aleyhine herhangi bir hüküm tesis edilmemiştir. O halde, ihbar olunan ..."ın süresinde usulünce yapılmış temyiz istemi bulunmadığı gibi, aleyhinde verilmiş bir hüküm bulunmayan ve karar başlığında da ihbar olunan sıfatı ile gösterilmiş olan ...’ın hükmü temyiz etmekte hukuki yararı da bulunmadığından ihbar olunan ... vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, ... hesabına aktarılan paranın tahsili istemine ilişkindir. 28/05/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa"nın 3/k bendinde "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" tüketici, 3/ı bendinde ise "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa"nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa"nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK"nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; hem asıl hem de birleşen davanın açıldığı 13/05/2015 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa"nın yürürlükte olduğu, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu bankacılık işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca davaya bakma hususunda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hususu gözetilmeksizin görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenip yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre, davalı banka vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan ... vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın res"en BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı banka ve fer"i müdahil ... vekillerinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı ... Bank"a iadesine, 30/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.