Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/3569 Esas 2017/8353 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişi vekili 12/12/2013 tarihli dilekçesiyle sınırlarını bildirdiği ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... mevkiinde bulunan doğusu 114 ada 311 ve 312 parseller, batısı 114 ada 320-321 parseller, kuzeyi orman, güneyi 114 ada 322 parsel ile çevrili tapusuz taşınmazda müvekkili lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğunu ileri sürerek taşınmazın müvekkili adına tescilini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın 18/02/2015 tarihli fen bilirkişi raporu ve ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 1329,68 m2’lik bölümünün tarla vasfı ile davacı adına tesciline; aynı raporda (A) harfi ile gösterilen 402,03 m2’lik bölümünün hali arazi vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, TMK"nın 713. maddesi kapsamında tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 19/07/1996 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Arazi kadastrosu işlemi ise 1973 yılında kesinleşmiştir.
Mahkemece yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de yörede karar tarihinden sonra 16/05/2016 tarihinde 3402 sayılı Kanun uyarınca kadastro tespit çalışması yapıldığı ve dava konusu taşınmazların 114 ada 336 ve 337 parsel sayısı ile kadastro tespit tutanağı düzenlendiği Anamur Kadastro Biriminin 18/05/2016 tarihli yazısı ve ekindeki kadastro tespit tutanaklarının tasdiksiz örneklerinden anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere görev hususu dava şartlarından olup, hakkında kadastro tespit tutanağı düzenlenen taşınmazlar hakkındaki davalara bakma görevi kadastro mahkemesine aittir.(3402 sayılı Kanun 26/son maddesi:Kadastro mahkemesinin yetkisi her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar) Dava şartlarına aykırılık mutlak bozma nedeni olarak düzenlenmiştir.(6100 sayılı HMK m. 371/1-b) Bu nedenle davaya bakma görevi kadastro mahkemesinin olup asliye hukuk mahkemesince görevsizlik kararı verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 25/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.